İdlib Soçi’yi zora soktu!

img

QAMİŞLO - Türkiye'nin İdlib'teki varlığı, HTŞ ile ÖSO grupları üzerinden hayata geçirdiği planları ve Kuzey Suriyeli güçlerine karşı tutumu, Soçi’de toplanması planlanan ulusal kongreyi erteleme noktasına taşıdı. 

Rakka’nın DAİŞ’ten arındırılmasıyla Suriye savaşında yeni bir döneme girilirken, hem uluslararası hem de bölgesel güçlerin katılımıyla krizin çözülmesi için toplantılar gerçekleştiriliyor. Cenevre, Astana ve Riyad’tan sonra şimdi de Rusya öncülüğünde Soçi kentinde 29-30 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilmesi planlanan Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'ne kimin katılıp, kimlerin katılmayacağı gündemdeki yerini koruyor. Türkiye'nin "Kuzey Suriye güçleri değil, benim belirlediğim Kürtler katılacak" tavrı ve son dönemde İdlib merkezli yaşanan çatışmalardan dolayı Soçi toplantısının ertelenmesinin de gündemde olduğu belirtiliyor.
 
TÜRKİYE İDLİB’TE GÜÇLENMEYE ÇALIŞIYOR
 
Daha önce Rusya, İran ve Türkiye garantörlüğünde yapılan Astana görüşmeleriyle bazı anlaşmalara gidildi. İdlib ve çevresi, Astana’da “çatışmasızlık bölgesi” olarak kabul edilirken, Türkiye ise bununla adını Heyet Tahrir El-Şam olarak değiştiren El-Nusra’dan bazı yerleri devraldı. Astana anlaşmasından sonra Türkiye’ye İdlib ve çevresinde bulunan bazı muhalifleri oradan çıkarma rolü verilirken, bu rol Türkiye tarafından rafa kaldırıldı. Tam aksine Türkiye bölgeye yerleşerek, kendisiyle birlikte olan muhalifleri daha fazla destekledi. Türkiye bu grupları, daha fazla silah vererek güçlendirmeye çalıştı.
 
ASTANA HÜKÜMLERİ YERİNE GETİRİLMİYOR
 
Soçi toplantısının diğer bir tarafı olan Suriye rejimi, son üç gündür İdlib’te bulunan Ebu Dhur Havaalanı’na yönelik operasyon başlattı. Ebu Dhur Havaalanı Suriye’deki en büyük ikinci askeri hava alanı olarak biliniyor. Rejimin bölgeyi bombalamasıyla paniğe düşen Türkiye, ertesinde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu aracılığıyla İran ve Rusya büyükelçilerini çağırarak, "Suriye’yi durdun" talebinde bulundu. Türkiye’nin Astana görüşmelerinde anlaşılan hükümleri yerine getirmediği için bu durumun yaşandığı belirtilirken, Rusya ve İran’ın ise Türkiye’ye "O grupları oradan çıkarın eğer çıkarmazsanız biz çıkarırız" mesajı verdiği kaydediliyor. 
 
MUHALİFLER KATILMAYACAK
 
“Muhalifler” adı altında Soçi’ye katılması beklenen gruplar ise, yaşanan gelişmelerden dolayı toplantıya katılmayacaklarını duyurdu. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Koalisyonu adıyla açıklama yapan 40 grup, Soçi’de yer alan tarafların samimi olmadığı için toplantıya gitmeyeceklerini belirtirken, bu durum Soçi öncesi büyük sorun ve çelişkileri tekrar gündeme getirdi. Bu grupların Türkiye eliyle böyle bir açıklamaya gittiği vurgulanırken, Türkiye’nin böyle davranarak Soçi’yi başarısızlığa uğratmaya çalıştığı belirtiliyor.
 
ABD YAKLAŞIMI
 
ABD ise Soçi’nin Cenevre görüşmelerine alternatif olmasını kabul etmiyor. Soçi’nin Cenevre’yi güçlendirecek bir pozisyonda olmasını isteyen ABD, eğer bu şekilde olursa Soçi’ye destek vereceğini belirtiyor. 
 
KUZEY SURİYE YÖNETİMİ DAVET EDİLDİ 
 
Soçi’nin toplanması için birçok kesimle görüşen Rusya, Kuzey Suriyeli güçlerle de birçok kez bir araya geldi. Kuzey Suriyeli güçlerin Soçi’ye katılıp katılmaması noktasında toplantılar gerçekleştirilirken, Kuzey Suriyeli yetkililer, Rusya’nın kendilerini “yönetim” olarak davet ettiklerini söylüyor. 
 
SOÇİ NE OLACAK?
 
Bu duruma en çok Türkiye’nin karşı çıktığı belirtiliyor. Türkiye’nin Kuzey Suriyeli güçlerin toplantıda yer almaması için birçok diplomatik görüşme gerçekleştirdiği ve bu kapsamda İran ve Suriye rejimleriyle de görüştüğü bildiriliyor. 
 
Öte taraftan Soçi’nin ertelendiği de gelen bilgiler arasında. Daha başlamadan birçok çelişkiler doğuran Soçi’nin, Suriye’deki bütün güçleri çatısı altında toplamaması halinde ya başarısızlığa uğrayacağı ya da gerçekleşmeyeceği yorumlarını beraberinde getiriyor. 
 
MA / Nazım Daştan