KOBANÊ - ABD'den istediğini alamayınca dümeni Rusya'ya kıran Erdoğan'ın, Soçi’de Putin ile yapacağı görüşmede masaya Eyn İsa, Minbiç ve Şehba'yı getirmesi bekleniyor. Rusya'nın gündeminde ise İdlip var.
10'uncu yılını geride bırakan Suriye iç savaşının başlangıcında kendisini gösteren vekalet savaşları, epey bir süredir yerini doğrudan uluslararası ve bölgesel güçlerin kapışmasına bırakmış durumda. Bu uluslararası güçlerin başında yer alan ABD ile Rusya, İsrail, İran ve Türkiye'nin Suriye eksenli diplomasi trafiğinde artış söz konusu. ABD’den istediğini alamayan Türkiye, Rusya ile masaya oturmaya hazırlanırken, iki ülkenin rol kapmaya çalıştığı İdlib ise patlamanın eşiğinde.
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin, 29 Eylül'de Soçi'de bir araya gelecek. İkili arasında yapılacak görüşmenin Şam rejiminin Rusya'nın desteğiyle İdlib’e dönük hazırlıklarını sürdürdüğü operasyonu durdurup durduramayacağı merakla bekleniyor.
SOÇİ'DE YAPILACAK GÖRÜŞME
Türkiye'nin hem ABD hem de Rusya ile Suriye eksenli arayışlara girdiği görülüyor. ABD'nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle İdlib ve Kırım’a dair verdiği mesajlarla Rusya’nın dikkatini çekti. ABD ziyaretinde Başkan Joe Biden ile görüşmeyi planlayan Erdoğan, istediğini elde edemeyince Türkiye’ye dönüşte dümeni yine Moskova'ya kırdı. İki gün sonra gerçekleşmesi beklenen kritik görüşme, son dönemde gerginleşen Rusya-Türkiye ilişkilerinin seyrini belirleyecek.
KIRIM VE İDLİB ÜZERİNDEN RESTLEŞMELER
Erdoğan, İdlip konusunda sarf ettiği "Yeni göç dalgalarını karşılamaya ne imkanımız ne de tahammülümüz var" sözleriyle ise, kente dönük olası bir operasyonun hem askeri hem de ekonomik boyutlarına işaret ederek, BM'ye " durdurun" çağrısında bulundu. Türkiye, "Kırım'ın ilhakına izin vermeyeceğiz" açıklamasıyla da Rusya politikalarına karşıt biçimde NATO’nun yanında konumlandı. Rusya cephesinde sert tepkilere neden olan bu çıkışa Suriye Dış İlişkiler Bakanı Feysal Miqdad üzerinden yanıt verildi. Miqdad, Suriye’deki varlığını "işgal eylemi" olarak tanımladığı Türkiye'nin ülkeden çıkması yönünde açıklamalarda bulundun.
İki ülke arasındaki gerginlik benzer biçimlerde su yüzüne çıkmaya devam ederken, Soçi’de yapılacak görüşme sonrası Suriye’nin daha da hareketleneceği öngörülüyor.
Libya ve Doğu Akdeniz meselesinde de çıkmazlara giren Türkiye, özellikle Suriye sahasında Rusya ile karşı karşıya gelmek istemiyor. Rusya ve Suriye rejiminin İdlip başta olmak üzere diğer alanlara yönelik operasyonlarını geciktirmeye çalışan Türkiye, bu kez destek beklentisine girdiği uluslararası güçlerle bu tehdidi bertaraf etme çabasında. Ancak Dera başta olmak üzere bölgedeki operasyonlarına devam eden Şam rejiminin önüne hedef olarak İdlip'i koyduğu görülüyor. Dera'nın kontrolünün büyük oranda ele geçirilmesi Şam rejimi için önemli bir motivasyon sağlarken, Türkiye destekli gruplar arasında ise çelişkilere neden oldu. Bu durum aynı zamanda Türkiye ve desteklenen bu gruplar arasında da ciddi rahatsızlıkları beslemiş halde.
TÜRKİYE'YE EFRÎN VE BAB MESAJI
Başta HTŞ olmak üzere Türkiye’nin desteklediği diğer gruplara yönelik saldırılarını sürdüren Şam rejiminin İdlip'e yönelik operasyona hazırlandığı bir süreçte Putin ile Soçi'de görüşecek olan Erdoğan'ın tüm çabaları, daha çok “zaman kazanma” olarak yorumlanıyor.
5 Mart 2020'de Türkiye ile imzalanan Soçi ateşkesini bozmaya hazırlığında öne sürülen Rusya ise, daha önce olduğu gibi kimi stratejik ilçeleri Türkiye ve destekli gruplardan almak için Şam’ın önünü açmak istediğinde. Bu noktada yerleşim yerlerinden Zaviye ve Cisir Şuğur öne çıkarken, Rusya kimi zaman İdlip'in yanı sıra Efrîn ve Bab'ı da bombalayarak Türkiye'ye meselenin İdlip'le sınırlı olmadığı mesajını verdi. Böylece ilişkilerde bir eksen değişikliği yaşanması halinde neler olabileceği de Türkiye'ye gösteriliyor.
İDLİP'E OPERASYONUN ÖNÜNE GEÇER Mİ?
Rusya ve Suriye rejiminin operasyon kararlılığını gören Türkiye, bir yanıyla düğümü çözecek görüşmeye sahne olacak Soçi’de, en azından operasyonun kapsamını düşürerek İdlip krizinin önüne geçmeyi hedefliyor. Bölgeye yönelik Rusya ve Suriye rejimi tarafından askeri sevkiyatlar yoğunlaşırken, İdlip'te 2020'ye benzer bir şekilde Cisir Şuğur ve diğer bölgelerin Suriye rejiminin kontrolüne girmesi halinde Türkiye'nin radikal gruplara verdiği güvence de tartışma konusu haline gelecek. Bu anlamıyla Soçi görüşmesi, İdlip operasyonunun önüne geçer mi tartışmasını büyütürken, Türkiye'nin bundan kurtulmak için başvuracağı olası yollar da hesaplanıyor.
KUZEY VE DOĞU SURİYE PAZARLIĞI!
Görüşmede İdlip üzerinden Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik pazarlıkların da gündeme gelmesi de olası. Türkiye mevcut pozisyonda Eyn İsa, Minbiç ve Şehba hattı üzerinden Rusya ile masaya oturabilir. Suriye'deki dengelerden memnun olmadığı göz önüne alındığında Rusya'nın Türkiye ile yeni bir pazarlığa girişmesi uzak olmayan bir başka senaryo.
MA / Nazım Daştan