MARDİN – Tarihi Rabat Kalesi ve GAP Şelalesi’ni tehdit eden RES projesine ilişkin raporunu hazırlayan TMMOB Mardin İKK, bakanlık tarafından “olumlu” görülen ÇED raporunun hazırlanması sürecinde yasal unsurların yerine getirilmediğini belirterek, projenin iptal edilmesini istedi.
Dicleres Elektrik Anonim Şirketi'nin Mardin’in Derik, Mazıdağı ve Kızıltepe ilçelerinde "Dicleres Rüzgar Enerji Santrali Projesi" adı altında 50 adet türbinden oluşan Rüzgar Enerji Santrali’ne (RES) ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporunu “olumlu” bulmuştu. Projenin tarihi GAP (XAP) Şelalesi ile Tarihi Rabat Kalesi ve Harabelerini etkilediğinin ortaya çıkmasının ardından başlayan tepkiler üzerine Mardin Ekoloji Derneği, Mardin Barosu ile Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) projenin iptal edilmesine dair çalışmalarını sürdürüyor. Çalışmalar kapsamında TMMOB Mardin İl Koordinasyon Kurulu (İKK), projeye dair raporunu hazırladı.
TARİHİ ALANLARA ZARAR GÖRECEK
Raporda, yapılmak istenen proje kapsamında kurulacak olan rüzgar türbinlerinin tarihi Rabat Kalesi ile GAP Şelalesi’ne mesafelerine ilişkin ölçümlere yer verildi. Dinamit kullanılarak yapılacak olan patlatmaların tarihi alanlara zarar verileceği vurgulanan raporda, patlatmalar nedeniyle bölgede yarılmaların meydana geleceği ve tarımsal faaliyetleri etkileyeceği belirtildi. İnşaat aşamasında ortaya çıkan toz nedeniyle bölgede hayvancılığın da etkileneceğine dikkat çekilirken, “Hayvanlar verim kaybına uğramaktadır. Türbinler gürültü üretiyor. Yakın arazilerde hayvan otlatmak ve tarımda çalışmak zorunda olan köylünün sürekli bu sese maruz kalması duyma bozukluklarına sebep olacaktır. Mardin de yapılması planlanan Proje alanında ulaşımı bulunmayan türbin yerlerine ulaşımın sağlanması amacıyla yeni servis yolları açılacaktır. Proje kapsamında toplamda yaklaşık 48,18 km uzunluğunda açılması planlanan servis yollarının taban genişliği yaklaşık 6 m olacaktır. Bu bağlamda yol kazı çalışmaları dahilinde toplamda 173 bin 412 metreküp (346 bin 824 ton) kazı yapılacaktır. RES’in kurulum aşamasında tüm doğa kilometrelerce kazınarak yok edilmekte, ortaya çıkan toz bölgedeki tüm canlıların üzerini kaplamakta ve ölümüne neden olacaktır” denildi.
‘TARIMSAL ÜRÜNLER YOK OLACAK’
Raporda proje bölgesinde 14 memeli hayvan türünün belirlendiği, 3 türün yarasa türü olduğu belirtildi. Yapılacak proje ile birlikte bölgede kuşlar haricinde türbinlerden en fazla etkilenecek olan canlı türünün yarasalar olduğu ifade edildi. Yine bölgede projeden olumsuz etkilenecek canlı türleri arasında kirpi, yabani tavşan, sincap, fare türleri, yabani domuz, tilki ve sürüngenler olduğuna yer verildi. Raporda 50 tane türbin rüzgarın hızını keserek ve yönünü değiştirerek bölgenin mikro-iklim yapısını değiştireceğine yer verilirken, bölgenin iklimsel özelliklerinin kaybolmasına ve değişmesine neden olunacağı ve tarımsal ürünlerin yok olacağı belirtildi.
‘PROJE İPTAL EDİLMELİ’
Raporun değerlendirme ve talepler bölümünde bakanlık tarafından “ÇED Olumlu” kararı verilirken, ÇED yönetmeliğinin hususlarının yerine getirilmediği kaydedildi. Yapılan halk toplantısına halkın katılımının sağlanmadığı, arkeolojik SİT alanlarının korunması yönünde gerekli incelemelerin yapılmayarak, önlemlerin alınmadığı belirtilen raporda, bölgedeki canlı varlığının korunması yönünde gerekli tedbirlerin nasıl alınacağına dair yeterli incelemelerin yapılmadığı vurgulandı. Rabat Kalesi ve Harabelerinin arkeolojik SİT alanı olduğu, GAP Şelalesinin statüsünün korunması gereken alanlar arasında yer aldığı belirtilen raporda, bölgenin tarihi ve kültürel alanlarının yok edilme riski ile karşı karşıya olduğu ifade edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın tarihi ve kültürel alanların korunması amacıyla devreye girmesinin elzem olduğu belirtilen raporda, bölgedeki doğal yaşamın da tehdit altına alındığı belirtilerek, ÇED raporunun iptal edilmesi ve projenin durdurulması istendi.
Raporda, Rabat Kalesi ve Harabelerinin son halinin içler acısı olduğu belirtilerek, bölgede arkeolojik çalışmanın başlatılması ve tarihi alanın kurtarılması gerektiğine dikkat çekildi. Ayrıca raporda, bölgenin tarihi ve kültürel önemine vurgu yapılarak, turizme kazandırılmasının bölgeye çok daha faydalı olacağı kaydedildi.
MA / Ahmet Kanbal