'Rize'deki taş ocağı geçim kaynaklarını yok edecek'

img
İSTANBUL – İşkencedere Vadisi’ne yapılmak istenen taş ocağıyla bölge halkının geçim kaynaklarını kaybedeceğine dikkati çeken İstanbul Rize Masası, buna izin vermeyeceklerini söyledi. 
 
İstanbul Rize Masası, Rize’nin İkizdere ilçesindeki İşkencedere Vadisine yapılmak istenen taş ocağına karşı Kadiköy’de bulunan Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması yaptı. “İkizdere, İşkencedere Vadisindeki taş ocağına hayır” ve “İkizdere, İşkencedere taş ocağını durduralım” pankartlarının açıldığı açıklamada sık sık, “Köyüme, doğama, vadime dokunma” ve “İkizdere vadisi yalnız değildir” sloganları atıldı. Açıklamaya İkizdere Dernekler Federasyonu (İDEF), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Emek Partisi, Halkevi temsilcileri ve çok sayıda kişi katıldı. 
 
VADİ SİT ALANI 
 
Grup adına açıklamayı yapan İstanbul Rize Masası Başkanı Necati Ekşi, Doğu Karadeniz Bölgesi’nin Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından dünyada biyolojik çeşitlilik açısından korumada öncelikli 200 ekolojik alandan biri olarak belirlendiğini söyledi. Bölgeye bu özelliği kazandıranın da binlerce bitki türü ve İkizdere gibi vadisi olduğunu belirten Ekşi, “Yaban hayatına ev sahipliği yapan Fırtına, Senöz, Hemşin, Çağlayan, Arılı ve Rize İli, İkizdere ilçesi, İkizdere Vadisi Doğal Sit Alanı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ‘Doğal Koruma Alanı’ ve kısmen ‘Doğal Sit-Surdurülebilir Koruma ve Kontre Kullanım Alanı’ olarak tescil edilmiştir” dedi. 
 
VADİ TEHDİT ALTINDA
 
Bunlara rağmen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Trabzon 11'inci Bölge Müdürlüğü'nün İşkencedere Vadisi için yeni ruhsatlar verdiğini ifade eden Ekşi, Cengiz İnşaat tarafından yapılmak istenen taş ocağının 2019 yılında mahkeme kararı ile durdurulduğunu aktardı. “Bugün vadimiz daha büyük bir tehdit altındadır” diyen Ekşi, şunları söyledi: “Bir önceki projede yıllık yüz bin ton taş çıkarılacaktı. Bu yeni ruhsatta yıllık 15 milyon 724 bin 800 ton taş çıkarılması hedeflenmektedir. Bakanlık bununla da kalmamış vadinin devamında bulunan Şimşirli köyüne de aynı tonajlı taş ocağı ruhsatını almıştır. İki tesiste toplam yılda 31 milyon 509 bin 600 ton taş çıkartılması planlanan bölge tamamen yok edilecektir.”
 
ÜRÜNLER ZARAR GÖRECEK
 
Bu projeler ile bölgede üretilen ‘deli bal’ ve çay ürünlerinin büyük zarar göreceğine dikkat çeken Ekşi, “Her ne kadar Karadeniz su kaynakları açısından zengin gözükse de yapılması planlanan taş ocakları ile yerüstü ve yeraltı su kaynakları yok edilecektir. İskencedere vadisinde bulunan iki köy Cevizli, Gürdere ve çevre köylerden Şimşirli köylülerimiz su kaynaklarını kaybetmiş olacaktır” diye konuştu.
 
‘BİZİ ORADAN SÜREMEYECEKSİNİZ’
 
Açıklamanın ardından konuşan İDEF Ekoloji Komisyonu üyesi Osman Baş ise “Oradaki insanlar taş mı yesinler” diye sordu. İnsanların şehirlerden kaçarak köylere yerleştiğini belirten Baş, “Gidecek başka yerimiz yok bu topraklar bizim topraklarımız. Buraların işgal edilmesine nasıl karşı çıkmamız gerektiğini iyi biliyoruz.  Size orayı yedirmeyeceğiz, oralar bizim dedelerimizin, babalarımız toprakları bu topraklara kimseyi dokundurmayacağız. Bizi oradan süremeyecekler” ifadelerini kullandı.