MUĞLA - Bodrum ve Milas ilçelerinde tapulu arazilerine şerh konulan köylüler, “Şimdi tarlalarımızı sonra da evlerimizi elimizden alacaklar" diyerek, dava açmaya hazırlanıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Muğla, Aydın, Balıkesir ve Çanakkale bölgeleri için Rüzgâr Enerjisi Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları YEKA-2 ihalesini, 30 Mayıs 2019’da gerçekleştirdi. İhaleyi kazanan şirketlerle 9 Mart 2020 tarihinde sözleşme imzalandı. Şirketler tarafından belirlenen 19 bölge, 1 Mart 2021 yılında Resmi Gazetede Yenilenebilir Enerji Kaynakları Alanı (YEKA) olarak ilan edildi. Muğla bölgesindeki ihaleyi Enercon Rüzgar Enerji Santrali Kurulum Hizmetleri Limited şirketi aldı.
TAPULARA ŞERH KONULDU
İhale sonrası 2021 Haziran ayında Muğla’nın Bodrum ve Milas ilçesinde YEKA için köylülerin tapulu arazilerine şerh konuldu. Mazı, Bozalan, Fesleğen, Gökben Çiftlik, Çökertme, Yeniköy ve Aşağı Mazı köylerinde yaşayan yurttaşlar, tapularına şerh konulduğunu e-Devlet sisteminde öğrendi. Yaklaşık 9 köyde yüzlerce köylünün tapusuna beyanların işlendiği ve kamulaştırılmaya çalışıldığı belirtildi.
Taşınmazlarına şerh konulan köylüler, önümüzdeki günlerde kararın iptali için dava açmaya hazırlanıyor.
Mazı köyünde yaşayan Ayşe Kaynak, köylerinin geçim kaynakları olduğunu belirterek, yazın çıkan orman yangınlarına dikkati çekti. “Buralar artık karanlık oldu” diyen Kaynak, “Torunlarıma ev yapmak istiyordum. Ama şimdi yapamıyorum. Benim atalarımdan kalan arazilere neden şerh konuldu? Biz sahipsiz miyiz? Neden köylüye sahip çıkmıyorlar?” diye sordu.
KÖYLÜLER NEREYE GİDECEK?
Orman yangınlarından sonra tapularına şerh konulduğunu öğrendiklerini dile getiren Kaynak, “Bizim memleketimizi, tarlalarımızı, zeytinliklerimizi yaktılar. Bu durumdan nasıl çıkacağız? Bir evlerimiz kaldı yanmayan. Tarlalarımızı alsınlar, sonra da bizi evden de çıkarsınlar. Bu köylüler nereye gidecek? Milletin geleceğiyle oynuyorlar" dedi. Mağdur olduklarını ifade eden Kaynak, “Köyümüzü rahat bıraksınlar, arazilerimize dokunmasınlar. Onların oturduğu evi ellerinden alsalar hoşlarına gider mi? Herkesin çoluğu çocuğu var” diyerek sitem etti.
EVLER ALINACAK
Mazı köyü sakinlerinden Bilge Bardak, arsalarına şerh konulduğunu e-Devlet’ten öğrendiklerini söyleyerek, “Oğlumun düğünü için arsamızı satıp öyle ev almayı düşünüyorduk. e-Devlet’e girince ‘satamazsınız’ diye şerh konulmuş. Şerh konulduğu için satamıyoruz. Hem babamın hem de annemin üstüne olan arsalara da şerh konulmuş. Atadan, dededen aldığımız yerlere dahi göz diktiler. 20 dönüme yakın yerim gitti. Şimdi tarlamızı aldılar, 3 gün sonra da ‘evlerinizden çıkın’ diyecekler. Yeri geliyor bir tas çorba, iki zeytini zor buluyoruz. Kuru ekmeğe razıyız. Yeter ki yerlerimize girmesinler” diye konuştu.
Yazın dağlarının ve zeytinliklerinin yandığını hatırlatan Birgül Şaşmaz, geçim kaynaklarının zeytincilik olduğunu ve bu kararla mağdur olduklarını söyledi.
ÖZEL SEKTÖR
Köylülerin gönüllü avukatlarından İsmail Hakkı Atal, orman yangınlarından 5 ay önce köylülerin arsalarına şerh konulduğunu belirterek, ormanlık ve zeytinlik alanların YEKA gibi başka şeylerle yok edilmeye çalışıldığını söyledi. Bunun yaşam hakkı ihlali olduğunun altını çizen Atal, “Yenilenebilir enerji yapılacaksa, bu insanların yaşamadığı, doğal ekosistemlerin olmadığı yerlerde yapılmalı. Neden oralarda yapmayıp da burada yapıyorlar? Çünkü trafolardan ne kadar uzağa olursa maliyetleri o kadar artıyor. Özel sektör karlılığa bakıyor. Halkın zeytinini, çamını yok etmiş, arıcılığı bitirmiş umurlarında değil" dedi.
DAVA AÇILACAK
Tapulara şerh konulmasının köylülerin anayasal mülkiyet hakkının ihlali olduğunu vurgulayan Atal, "Burada bir kamu yararı yoktur. Her açıdan hukuka, anayasaya, insanların yaşama hakkına, AİHM sözleşmesine aykırı ve her açıdan akılsızcadır" ifadelerini kullandı. Gökben, Mazı ve Çökertme muhtarlıkların ve arıcılık yapan birkaç kişinin kendilerine vekalet verdiğini aktaran Atal, onlar adına Enerji Bakanlığı aleyhine YEKA şerhi kararının iptali için dava açacaklarını belirtti. Atal, şunları söyledi: “Bir kişi bile bu Enerji Bakanlığı’nın kararının iptali için dava açtığında, Danıştay tarafından iptal edilirse, bütün şerhler kalkar. Herkesin bu davayı tek tek açmasına gerek yok. O nedenle sadece muhtarlıklar adına biz dava açmaya karar verdik. Bu davayı açtığımızda başarı olursak bütün köylerin tapularının üzerindeki şerhler kalkacaktır.”
MA / Özlem Yayan