Uzmanlar: Ankara Çimento Fabrikası yıkılırsa asbest yayılacak

img

ANKARA - Kamuoyunda 5’li çete olarak bilinen Limak Holding’in rantına açılan Ankara Çimento Fabrikası’nın yıkılması durumunda asbestin çevreye yayılma riskin olduğuna işaret eden Asbest Söküm Uzmanı Mehmet Şeyhmus Ensari, uyarılarda bulundu. 

Kamuoyunda 5’li çete olarak bilinen Limak Holding’e ait Atatürk Orman Çiftliği’nde (AOÇ) bulunan Ankara Çimento Fabrikası, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından imar planı değiştirilerek ranta açıldı. İmar planına göre Limak’a ait olan 588 bin metrekarelik AOÇ arazisinin 261 bin metrekarelik bölümü konut alanı, yaklaşık 50 bin metrekarelik bölümü ticaret ve konut alanı, 12 bin metrekarelik bölümü ise özel eğitim alanı olarak belirlendi.
 
Konuya dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmelerde bulunan uzmanlar, imara açılması üzerine önümüzdeki günlerde yıkılması beklenen çimento fabrikasının kanserojen bir madde olan asbestin yayılması tehlikesini taşıdığını söyledi.
 
KAR AMAÇLANIYOR
 
Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Sekreteri Ömer Dursunüstün, Orman Çiftliği’nin, Ankara’nın yeşil bir koridoru olduğunu hatırlatarak, “Kamusal kurumlara yönelik açık bir koridordur. Kentin büyümesiyle orman çiftliği, hem rüzgâr koridoru hem de reaktif alanlar için önem teşkil ediyor. Koruma amaçlı imar planında da Ankara’nın üst ölçekli planında da bu bölgeyle ilgili sınırlamalar getirilmiş” diye belirtti.
 
PARÇALANMIŞ BİR YER
 
Yıkımın birçok kamu kurumunun yetki alanına girdiğini söyleyen Dursunüstü, “Doğal bir sit olmasıyla alakalı olarak, bakanlıkların ve Ankara Çimento Fabrikası müdürlüğünün koruma alanına giriyor. Biz birçok çevre örgütüyle beraber burada yapılan imar projesiyle alakalı itirazlarımızı dile getirdik. İtirazların, yürürlüğe girmesiyle de bakanlıkların neler yaptığını göreceğiz. AOÇ, parçalanmış ve kaybedilmiş bir yer. Plan değişikliği itirazlı bir plan değişikliğidir. Plan sadece bizlere ve halka yapılmış bir yer değil. Plan teknik ve tasarım anlamında da oldukça sıkıntılı bir plandır” dedi.
 
ASBEST RİSKİ
 
Asbest Söküm Uzmanları Derneği (ASUD) başkanı ve Asbest Söküm Uzmanı Mehmet Şeyhmus Ensari de çimento fabrikasının eski bir bina olmasından kaynaklı dış kaplamalardan, fırınlara, üretim ünitesinden, yönetim bölümüne kadar pek çok yerinde asbest riski bulunduğunu belirtti. Asbest ilk önce yıkım sırasında çalışan işçilere, sonra yıkım bölgesinde bulunan halka ve en sonunda çevreye zarar vereceğini işaret eden Ensari, “Yunanca’da ‘asbest’ yok edilemeyen, ölümsüz anlamında kullanılmaktadır. Asbest lifleri, ortalama 72 saat havada askıda kalmakta, aşınmaya, kimyasala ve neme dayanıklı bir mineraldir” diye aktardı.
 
KANSER TEHLİKESİ 
 
Asbest liflerinin havaya, toprağa, nehirlere ve göllere karışarak çevre kirliliğinin artmasına neden olduğunu ifade eden Ensari, “Asbest, kontrolsüz yıkımlarda ortaya çıkarak insanlar üzerinde asbestosis, akciğer kanseri, meme kanseri, mesane kanseri ve birçok hastalığa neden olmaktadır. Fiziksel ve kimyasal yapısından dolayı, ekosisteme de oldukça zarar vermektedir. Biz ASUD olarak yıkımlara, yenilemelere ve kentsel dönüşümlere karşı değiliz. Ancak kontrolsüz şekilde yapılan yıkımların çalışanlara, halk sağlığına ve çevreye oluşturduğu zararlara karşıyız” ifadelerini kullandı.
 
YEŞİL ALANLAR KAYBEDİLDİ 
 
Limak’ın çimento fabrikasının, satın almasındaki nedenin rant sağlamak olduğunu söyleyen Yeşil Sol Parti Ekoloji Sözcüsü Aykut Alyanak ise, Ankara’nın AKP politikasıyla yeşil alanlarını kaybettiğine dikkati çekti. Alyanak, şunları söyledi: “Park ve yeşil alanları ‘boş alan’ olarak gören zihniyet, bölgeleri her fırsatta ranta, talana ve betona açmaktadır. Çimento fabrikasının da bir toplu konut ve rezidansa dönmesinin arkasında bakanların ve kurumların imzaları var. Buna izin vermeyeceğiz. Bunun durdurulmasını talep ediyoruz. Ormanlık ve yeşil alanlar yıllardır iktidarın her parçasını kopardığı bölgeler haline gelmiştir. Ormanların yüzde 40’ı alan dışında kullanılmaktadır.”
 
ASBEST ANKARA’YI KİRLETECEK
 
AOÇ’un ranta açılmasıyla yeşil alanların yok olacağını dile getiren Alyanak, “Buranın tekrar ağaçlandırılmasını talep ediyoruz. Asbest tehlikesi var ve böyle giderse bütün Ankara’yı kire boğacak. Halkın asbest tehlikesine karşı korunamıyor olması, tamamen belediyeye aittir. Fakat Türkiye’de çok az belediyenin, asbest kontrollü ekipler tarafından yapılan yıkımları desteklediğini görüyoruz” ifadelerini kullandı.