MUĞLA - Milas ilçesinde YK Enerji tarafından işletilen kömür ocağı sınırları içerisinde kalan arkeolojik kazı alanı, iş makinalarıyla talan ediliyor. Duruma tepki gösteren yurttaşlar, şirket hakkında şikayette bulundu.
Muğla Milas ilçesinde Yeniköy-Kemerköy (YK) Enerji tarafından işletilen kömür ocağı sınırları içinde kalan arkeolojik kazı alanı, şirket tarafından kazılıyor. Arkeolojik buluntular Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma kanununa göre "taşınmaz kültür varlığı" olmasına ve kanuna göre yerinden taşınması yasak olmasına rağmen bölgede bulunan arkeolojik buluntular, Muğla Müze Müdürlüğü ve YK Enerji tarafından Ören'e götürüldü.
İkizköylüler ise bölgenin arkeolojik sit alanı ilan edilmesi için açtığı davanın devam etmesine rağmen yapılan kazı ve patlatma çalışmalarına karşı bölgeye gitti. Burada konuşan yurttaşların avukatı İsmail Hakkı Atal, dozerlerle yıkılan bölgenin 4 bin yıllık tarihi olduğunu söyledi. Bölgede Bizans ve Roma dönemine ait eserlerin bulunduğunu aktaran Atal, "Burada beşli çetenin dozerlerle çıktığ Işıkdere köyünün 250 yıllık camisi vardı. Camiyi yıktıktan sonra da şu an da arkeolojik sit alanını ortadan kaldırıyorlar. Biz buranın korunması için dava açtık. Ama Muğla 3'üncü İdare Mahkemesi yasaları uygulamadı. Burada keşif ve bilirkişi incelemesi yapmadan karar vermek üzere duruşma günü verdi. Reddi hakim talebinde bulunduk. O da reddedildi. Çünkü Anayasa'daki eşitlik ilkesi Muğla'da ihlal ediliyor" dedi.
‘KANUNLAR UYGULANMIYOR’
Kanuna göre yerinde korunması gereken taşınmaz kültür varlıklarının yerinden taşındığını hatırlatan Atal, "Jandarma'yı arayarak Kültür ve Tabiatı Koruma Kanunu'nun uygulanmasını isteyeceğiz. İnşaat çalışmasının durdurulmasını talep edeceğiz. Ondan sonra da Anayasa'nın 10'uncu maddesine göre burada kanun uygulanıyor mu uygulanmıyor mu herkese göstereceğiz" diye konuştu.
Karadam ve Karacahisar Mahalleleri Doğayı ve Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK) Başkanı Nejla Işık ise, YK Enerji'nin insan hayatına, doğaya ve tarihe saygısı olmadığını vurguladı. Işıkdere köyünün 2018 yılından itibaren talan edildiğini belirten Işık, "Geçtiğimiz haftadan itibaren buraya sık sık gelmemizden rahatsız olacaklar ki buradaki kalıntıları tahrip ettiler. Burada çıkan Roma ve Bizans dönemine ait kalıntılardan umutlanarak bölgenin arkeolojik sit alanı olması istedik. Fakat neye tutunduysak elimizden aldılar. Işıkdere'yi an ve an lokma lokma yediler. Ne deremizi ne kültürel varlıklarımızı tanıdılar. Kendi kazdıkları kuyuda kendileri boğulsunlar" ifadelerini kullandı.
'AKBELEN'İ VERMEYECEĞİZ'
Herşeyin oldu bittiye getirildiğini vurgulayan Işık, şunları söyledi: "Dört günde bu alanı talan ettiler. Geceleri bile durmadan sabaha kadar çalıştılar. Geçmişimizi sildiler, geleceğimizi de silmeye çalışıyorlar. Akbelen Ormanı'nın vermeyeceğiz. Gerekirse buraya yatarız, ölürüz. Orayı da talan edemeyeceksiniz."
ŞİKAYETTE BULUNULDU
Yurttaşların şikayeti üzerine bölgeye gelen Jandarma ekiplerine, hem kültür ve tabiat varlıklarına verilen zararla ilgili, hem de Zeytin Kanununu çiğneyip 3 kilometre yakınına yaklaşmaması gereken kömür madeninin 50 metre yakınında çalışmasıyla ilgili ilçe jandarmasına şikayette bulunuldu. Yurttaşlar Muğla Müzeler Müdürü'nün alana getirilmesini istiyor.