RIHA - Özel Hastaneler Yönetmeliğindeki değişiklik ile özel hastanelerin hekim ihtiyacının giderilmeye çalışıldığını belirten Riha Tabip Odası Başkanı Bulut Ezer, “Bu yönetmeliğe Medipol yönetmeliği deniliyor. Sağlık Bakanının sahip olduğu hastaneleri koruduğunu düşünüyoruz” dedi.
Sağlık Bakanlığı tarafından Özel Hastaneler Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik ile özel muayenehane açan binlerce hekim çalışamaz duruma getirildi. Türk Tabipler Birliği (TBB) kayıtlarına göre, Türkiye’de 7 bin hekim özel muayenehanelerde çalışıyor. Bu muayenehanelerde çalışan hekimler, hasta durumunu takip, tedavi için hasta yatırma ve cerrahi müdahale için hastalarını özel hastanelere yatırıp sağlık hizmeti sunuyor. Yapılan yönetmelik değişikliği ile bu duruma kısıtlama getirilerek serbest çalışan hekimlerin özel hastanelerle protokol imzalaması zorunluluğu getirildi. Yine özel hastanelere de belli oranda hekimle anlaşma sınırlandırılması getirildi. Yapılan sınırlama ile 500 kadar hekim özel hastanelerle protokol yapacakken, geriye kalan 6 bin 500’e yakın hekim iş yapamaz hale getirildi.
‘ÖZEL HASTANELER İÇİN ÖZEL YÖNETMELİK’
Söz konusu yönetmelik değişikliğine ilişkin konuşan Rıha Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Bulut Ezer, özel hastanelerin hekim açığını kapatmak için yapılan bir yönetmelik olduğunu söyledi. Yönetmelikteki değişikliklerin 7 Ocak’ta yürürlüğe gireceğini hatırlatan Ezer, “Son çıkan yönetmelik özel hastaneler yönetmeliği olarak biliniyor. Bu yönetmelikle beraber maalesef sahada muayenehanelerde çalışan hekim meslektaşlarımıza hastanelerle protokol yapma zorunluluğu getirildi. Bunun üzerinden hekim meslektaşlarımıza cerrahi alanlarda hastanelerde yapacakları ameliyatlara da bir sınırlama getiriliyor. Hastanelerin belli yüzdelik oranla hekimlerle anlaşmasını sağlıyor. Bu da sahada çalışan meslektaşlarımızın var olan sayıyla özel hastanelerle arasındaki protokoller ortaya çıkarıldığında, maalesef bazı meslektaşlarımız dışarda kalacak. Bu da muayenehaneciliğin, yani özel hekimlik yapmanın önünü kapatıyor. Birçok meslektaşımız hastanelerle yapamayacakları protokolleri yüzenden artık cerrahi müdahalelerini hastanelerde yapamayacaklar” dedi.
SERBEST ÇALIŞMA HAKKI
Bu yönetmelikle özel zincir hastanelerin korunduğunu ve hekimlerin serbest çalışma hakkının kısıtlandığını vurgulayan Ezer, şunları söyledi: “Son yıllarda yapılan değişikliklerle beraber hekimlerin özel hastanelerden kumu hastanelerine geçişi arttı. Bu da özel hastanelerin hekim bulması konusunda sıkıntı yaşamasına neden oldu. Bir çıkış yolu olarak da Sağlık Bakanı, serbest çalışanları hedefe koydu. Onlar muayenehanelerini kapatsınlar ve özel hastanelere geçsinler diye yapılmış bir şey. Sağlık Bakanı bildiğiniz gibi özel bir hastanenin sahibidir. Bu yapılan düzenlemenin özel hastaneleri koruyan, hekimlerin serbest çalışma yönünden oluşacak kısıtlılıklar yüzünden muayenehanelerini kapatmaları ve hastanelere gitmelerini zorlayan bir tarafı olduğunu düşünüyoruz. Bu yönde TBB merkez konseyinin açtığı dava var. Çünkü özel hekimlik, muayenehanecilik ve serbest çalışma bir haktır. Bu yönde çıkacak herhangi bir yönetmelik bu hakkın kısıtlaması anlamına gelir. Bu yönetmeliğin iptali için TTB merkez konseyi tarafından dava açıldı. Biz de hekim meslektaşlarımızın başvurusu olduğu taktirde bireysel davalar açabileceğine yönelik çağrıda bulunduk.”
‘DÜŞÜK BÜTÇELERLE İŞ YAPIYORLAR’
Çıkarılan yönetmeliğin halk açısından da dezavantajlı olduğuna dikkat çeken Ezer, “Bu yönetmelik halk için dezavantajlıdır. Çünkü hastanelerde hekimler serbest çalıştıkları zaman, var olan kışkırtılmış sağlık sisteminin dışına çakarak hastalarıyla daha fazla vakit geçirmekte ve onlarla daha fazla ilgilenebiliyor. Bunu da özel hastanelere oranla daha düşük bütçelerle yapıyorlar. Özel hastanelerin katılım paylarında ciddi yükselmeler başladı ve özel hastaneler de nerdeyse günde 80-90 hastaya bakıyorlar. Artık özel hastanenin de kamu kurumlarından çok bir farkı kalmadı. Bir kişinin daha nitelikli sağlık hizmeti talebi karşılanamayacaktır bu yönetmelikle. Bu yönetmelik hem hastaların dezavantajınadır hem de hekimlerin anayasal haklarının kullanılmasına bir engellemedir” ifadelerinin kullandı.
‘HEM HALKIN HEM DE HEKİMLERİN DEZAVANTAJINADIR’
TBB olarak toplumcu sağlığı önemsediklerini kaydeden Ezer, “Fakat var olan sistem içerisinde hiçbir zaman hekim meslektaşlarımızın mağdur edilmesini göz ardı edemeyiz. Var olan sistem içerisinde hekim arkadaşlarımız serbest muayeneciliği seçmişlerse bu yönde kısıtlar getirilmesi kabul edilemez bir durumdur. Hiçbir zaman özel sağlık hizmetini destekleyen bir fikirde olmadık. Her zaman bu işin kamu eliyle ücretsiz bir şekilde verilmesini destekledik, fakat bu haliyle yürüyen bir sağlık hizmeti varsa ve hekim arkadaşlarımız bu işi serbest bir şekilde yürütme talebinde bulunuyorsa bunun önünü kapatmak tamamen kendini düşünen bir sağlık sistemi demektir. Bu yönetmeliğe Medipol yönetmeliği deniliyor. Sağlık bakanının sahip olduğu hastaneleri koruduğunu düşünüyoruz” dedi.
Son olarak sağlıkta dönüşümle beraber var olan özel sağlık sisteminin desteklendiğine dikkat çeken Ezer, “Maalesef var olan sistemin artık hastaları tedavi etmede ya da koruyucu bir sağlık hizmeti sunma niteliğinden çok uzaklaştığını ve hasta ürettiğinin farkındayız. Sağlık Bakanlığının sağlıkta dönüşümden tamamen vazgeçmesini ve toplumcu sağlığa yönelmesi talebimizi yineliyoruz” çağrısında bulundu.
MA / Ömer Akın