Adliye önünde eylem: 'Kuyu tipi' cezaevleri kapatılsın

img
AMED - ESP Amed İl Örgütü, “kuyu tipi” cezaevlerinin kapatılması ve politik tutukluların tahliyesini istedi. 
 
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Amed İl Örgütü, “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın, kuyu tipi hapishaneler kapatılsın, politik tutsaklara özgürlük!” konulu açıklama yaptı. Diyarbakır Adliyesi önünde yapılan açıklamaya çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. 
 
ESP Amed İl Örgütü üyesi Muhammed Altınkaya, 43 tane Y, S ve ve yüksek güvenlikli cezaevinin bulunduğunu belirtti. Söz konusu cezaevlerini “kuyu tipi” olarak nitelendiren Altınkaya, "Bu hapishaneler, tutsakların havalandırması olmayan, tek veya üç kişilik hücrelerde tutulduğu, pencerelerin neredeyse tamamen kapalı ve ışık geçirmediği, kameralı gözetim ile mahremiyetin ihlal edildiği, sohbet ve sosyal hakların kısıtlandığı, ortak havalandırmaya günde yalnızca 1,5 saat gibi çok sınırlı bir zamanda ve izole şekilde çıkarıldığı, diğer mahpuslarla temasının tamamen kesildiği, sesin yankılanmadığı, gökyüzünün görünmediği, şehrin dışında inşa edildiği için aile ve avukat ziyaretlerinin zorlaştırıldığı, bu nedenle de savunma hakkının engellendiği mekanlardır” diye kaydetti. 
 
TALEPLER 
 
Altınkaya, şu talepleri sıraladı: “Kuyu tipi hapishaneler derhal kapatılsın. Politik tutsaklara yönelik tecrit ve izolasyon uygulamalarına son verilsin. Sürgün sevk politikası son bulsun. Açlık grevine giren tutsakların talepleri derhal karşılansın. Başta hasta tutsaklar olmak üzere tüm politik tutsaklara özgürlük. ESP ve SGDF’li tutsaklara özgürlük.”
 
‘UMUT HAKKI SAĞLANSIN’
 
ESP Parti Meclisi (PM) üyesi Beycan Taşkıran ise, “Kürt sorununda demokratik çözümünü konuştuğumuz, faşist rejim tarafından büyük sözlerin söylendiği bu dönemde hala cezaevlerinde insanlık dışı muamele ve tutsakları yalnızlaştırma politikaları devam ediyor. Kürt halkının iradesi onurlu barıştan yana. Bu iradenin tanınması öncelikle anayasal ve yasal değişiklikleri gerektirir. Her şeyden önce Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kırılması ve umut hakkının sağlanması gerekir. TMK değişmeden, Sayın Öcalan’ın özgür çalışır koşulu sağlanmadan, tutsaklar özgürleşmeden barıştan bahsedemeyiz" diye konuştu. 
 
Barış Annesi Behiye Sevim, Kırşehir Cezaevi’nde bulunan oğlunun tekli hücrede olduğunu söyledi. Behiye Sevim, tüm annelere "Elinizi uzatın, biz savaş istemiyoruz, barış istiyoruz" çağrısı yaptı. 
 
Açıklama, “Bijî berxwedana zindanan", “Politik tutsaklara özgürlük”, “Tecride hayır, tutsaklara özgürlük” ve “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın” sloganlarıyla son buldu.