Mêrdîn’de ‘Dargeçit’ belgeselinin gösterimi

MÊRDÎN – İnsan Hakları Haftası dolayısıyla Mêrdîn’de JİTEM cinayetlerini ve ailelerin adalet mücadelesini anlatan “Dargeçit” belgeselinin gösterimi yapıldı. Gösterimde insanlığa karşı işlenen suçlara karşı mücadele mesajı verildi.
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) ile Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Mêrdîn Şubeleri, İnsan Hakları Haftası dolayısıyla Kerboran (Dargeçit) ilçesinde 29 Ekim 1995 ile 8 Mart 1995 tarihleri arasında 7 kişinin gözaltına alınarak kaybedilmesine ilişkin görülen Dargeçit JİTEM Davasını ve ailelerin adalet mücadelesini konu alan "Dargeçit" belgeselinin gösterimini yaptı. Mêrdîn Barosu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen gösterime çok sayıda kişi ile birlikte belgesele konu olan kayıplardan Davut Altınkaynak’ın babası Abdülaziz Altınkaynak da katıldı. Gösterim öncesi İHD Mêrdîn şube yöneticisi Gülistan Duran Altıntaş, belgesele konu olan Dargeçit JİTEM Davasına ilişkin bilgilendirme yaptı.
 
Gülistan Duran Altuntaş, gözaltında kaybedilen 7 kişinin kemiklerinin kuyulardan çıkarıldığını belirterek, buna rağmen dosyadaki sanıklar hakkında “delil olmadığı” gerekçesiyle beraat kararı verildiğini belirtti. Dosyanın halen Yargıtay’da olduğunu ifade eden Gülistan Duran Altuntaş, “Umut ediyoruz ki adalet yerini bulur. Bunun için mücadelemiz de devam edecek” ifadelerini kullandı.
 
‘FAİLİ BELLİ CİNAYETLERDİ’
 
Ardından belgeselin gösterimi yapıldı. Yurttaşlar, belgesel yayını sırasında duygusal anlar yaşadı. Belgesel gösteriminin ardından yapılan söyleşide ilk olarak konuşan Abdülaziz Altınkaynak, faili meçhul cinayetlerin 1990’larda kalmadığını ve devam ettiğini dile getirerek, “Bu cinayetler aslında failleri belli olan cinayetlerdir. Hepiniz gördünüz ki belgeselde ne zorluklarla bu mücadele verildi" dedi. 
 
‘ZAMANAŞIMI KABUL EDİLECEK DOSYALAR DEĞİL’
 
Ardından konuşan Av. Veysel Vesek de faili meçhul cinayetlerle yüzleşilmediği, faillerden hesap sorulmadığı sürece bu meselenin kapanmasının mümkün olmadığını ifade ederek, “Bugünlerde hepimiz şahit olduk. Saygı Öztürk; Mahmut Yıldırım isimli Yeşil diye bildiğimiz şahsın kendisini aradığını, ölmediğini aktardığını yazıyor. Bu açık bir şekilde hakarettir bizim hafızamıza. Bu şahıs doğrudan Apê Musa’nın (Musa Anter) failidir. Buna rağmen Saygı Öztürk, medyasında rahatlıkla çıkıp, birinin kendisini aradığını, Mahmut Yıldırım olduğunu, söylüyor ve onunla röportaj yapıyor. Mahmut Yıldırım’ın Kürtlerin katili olduğunu bile bile bunu yapıyorlar. Yürütülen bir süreç varken, Kürtlere kendilerince bir mesaj vermeye çalışıyorlar. Ama herkes de biliyor ki; Kürtler her şeye rağmen bugüne kadar ayakta kaldılar, kalmaya da devam edecekler” dedi. JİTEM davalarının birçoğunu takip ettiklerini ve hepsinde cezasızlık politikasının devreye sokularak, beraat kararları verildiğini kaydeden Vesek, “Bu tür dosyalar bitecek dosyalar değil. Bu tür dosyalar her zaman hesabı sorulacak, her gün sorulacak dosyalar. İnsanlığa karşı işlenen suçlar olduğu için zamanaşımı kabul edilmeyecek dosyalar. Bu süreçte bu dosyalar yeniden gündeme getirilerek, nasıl ki Bosna’da, nasıl ki başka yerlerde faillerinden hesap soruldu ise benzer şekilde hesap sorulabilecek” ifadelerini kullandı.
 
Program sonrasında soru cevap bölümü ile devam etti.