HABER MERKEZİ - KDP’nin Êzidî kadınlara dönük özel bir politika yürüttüğünü belirten TAJÊ Sözcüsü Hemşe Elî, “Şengal’e geri dönmek isteyenler KDP tarafından engellenerek, DAİŞ çetelerine teslim ediliyor. Bu Êzidîliği bitirmeye ve dağıtmaya dönük bir plandır” dedi.
Êzidîlerin yaşadığı Şengal’e 3 Ağustos 2013 tarihinde işgal saldırıları gerçekleştiren DAİŞ, 21. yüzyılın en büyük katliamına imza attı. Bölgede bulunan KDP (Kürdistan Demokratik Partisi) peşmergeleri kaçıp halkı yalnız bırakırken, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 5 bine yakın kişi katledildi. 6 bin 500 Êzidî kadın ve çocuk “savaş ganimeti” adı altında kaçırılarak, köle pazarlarında satıldı. Yaklaşık 400 bin Êzidî topraklarından göç etmek zorunda kaldı. Kaçırılan 2 bin 500’ün üzerinde Êzidî ise hala kayıp.
DAİŞ’in elinden kurtarılan kadınların Şengal’e dönüşleri engellenerek, KDP kontrolündeki kamplara yerleştirildi. Ancak açık cezaevinden farksız olan bu kamplar kadınlar için taciz ve tecavüz mekanları haline geldi. Birçok kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirirken, bugüne kadar 10 kadının intihar ettiği iddia edildi. Şubat ayında kamplarda kalan 2 Êzidî kadının kaçırıldığı kamuoyuna yansıdı. KDP güçleri tarafından kaçırıldıkları belirtilen kadınların akıbeti bilinmiyor.
Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ) Sözcüsü Hemşê Eli, KDP'nin Êzidîlere yönelik politikalarını Mezopotamya Ajansı'na (MA) değerlendirdi.
KDP KADINLARI DAİŞ’E TESLİM EDİYOR
KDP’nin, kontrolündeki alanlarda bulunan kadınları DAİŞ’e teslim ettiğini söyleyen Hemşê Elî, “KDP, 2014 yılında Êzidîleri yok etmeyi planlıyordu. Ancak bu planı boşa çıktı. Fermanın ardından binlerce Êzidî topraklarından göç etti. Dönüşleri engellemek için de özel bir politika uygulamaya soktu. Kurtulan Êzidî kadınlar, KDP desteğiyle DAİŞ çetelerine geri götürülüyor. Şengal’e geri dönmek isteyenler KDP tarafından engelleniyor. Bu kadınlar farklı yollarla çetelere teslim ediliyor. Şengal çevresinde yaşayan ve yetiştirilen Araplar, ferman sürecinde DAİŞ'e katıldı. Fermandan önce Şengal KDP'nin kontrolündeydi. KDP bize ihanet etti, bu yüzden topraklarımız işgal edildi. Binlerce Êzidî kadın ve kız çocuğu DAİŞ’in eline geçti. Birçoğu öldürüldü ve yüz binlercesi yerinden edildi. Êzidîler dünyanın dört bir yanına dağıldı, bütün bunlar KDP’nin suçudur” dedi.
GÖÇERTMEK İÇİN HERŞEY YAPILIYOR
KDP’nin özellikle kadınlara yönelik kültür, inanç ve ahlaki yönden özel bir politika yürüttüğüne dikkat çeken Hemşe Elî, "Şu an kontrollerinde olan kamplarda kadınlar büyük sıkıntılar yaşıyor. Onlarca Êzidî kadın bu kamplarda intihar etti. İntiharların sebebi yine KDP idi. Şimdi de Êzidî aileler arasında çelişkiler yaratarak, çatışma çıkarıyorlar. Bütün bunlar Êzidî kadınlar için tehlike arz ediyor. Êzidî kadınlar 9 yıldır o kamplarda esir halindeler. KDP’nin egemenliği ve zulmü altındalar. Kadınların göç etmesi için her şeyi yapıyorlar. Bu Êzidîliği bitirmeye ve dağıtmaya dönük bir plandır” ifadelerini kullandı.
10 KADIN YAŞAMINI YİTİRDİ
Kadınların özünden kopmamaları için topraklarına dönmeleri gerektiğinin altını çizen Hemşe Elî, şöyle dedi: “Êzidîlere bunu neden yapıyorsunuz? Şimdiye kadar 10 kadın KDP'nin kamplarında yaşamına son verdi. Neden kimse KDP’ye bunun hesabını sormuyor? Şengal üzerindeki baskılara son verilseydi topraklarına geri dönecektiler. Bu insanlar toprağına, suyuna ve evlerine dönmek istiyor. Şimdi Güney Kurdistan kamplarında büyüyen bu çocuklara sorarsanız nerede olduklarını, topraklarının nerede olduğunu bilmezler. Bu büyük bir tehlikedir. Yerlerinin neresi olduğunu, nereli olduklarını bilmiyorlar. Özünü ve gerçeğini bilmiyorlar. Kadınlar ve çocuklar 9 yıldır o kamplarda ciddi sıkıntılar yaşıyorlar. Kamplarda kurulan çadırlarda onlarca kez yangın çıktı ve Êzidî çocuklar yanarak can verdi.”
Kadınların Şengal’e dönüşünün aynı zamanda öze dönüş olacağını belirten Hemşe Elî, şöyle devam etti: "TAJÊ olarak tüm imkanlarımızla zor durumdaki kadınlara yardım edeceğiz. KDP tarafından topraklarından ve kimliğinden koparılan kadınlar, topraklarına, evlerine geri dönmelidirler. Kadınlar erkeklerden daha fazla toprağına bağlıdır. Birçok insan geri dönmek istiyor ama mevcut politikalardan ötürü dönmelerine izin verilmiyor, göçe ve yanlış yollara gitmeye zorlanıyorlar. Tüm kadınlara topraklarına dönme çağrımız var. Kendi topraklarımızda olursak ve asıl özümüzle buluşursak işte o zaman onların planlarından ve saldırılarından kendimizi koruruz.”
MA / Zeynep Durgut