HATAY / ADANA - 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin açıklama yapan kadınlar, yıkılan şehirleri ve yaşamı kadın dayanışmasıyla yeniden kuracaklarını, hiçbir yere gitmeyeceklerini belirtti.
Hatay Afet Kadınlar Birlikte Güçlü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin Defne ilçesine bağlı Sevgi Parkı’nda açıklama yaptı. Açıklamayı okuyan Kadınlar Birlikte Güçlü’den Selver Büyükkeleş, yıkılan şehirleri ve yaşamı kadın dayanışmasıyla yeniden kuracaklarını, hiçbir yere gitmeyeceklerini söyledi. İlk günden itibaren devletin kurumları ile insanları ölüme, soğuğa, açlığa terk ettiğini belirten Büyükkeleş, "Kendi ihmalkarlığının üzerini örtmek için bu yaşadıklarımızı kadere indirgeyen ve devlete yönelen öfkeyi, ırkçılıkla göçmenlere yönelten bu tutum kabul edilemez” dedi.
DAYANIŞMAYLA YENİYİ KURACAĞIZ
İktidarı şiddetin her türünü aklayan erkek adaletinden tanıdıklarını ifade eden Büyükkeleş, "Rant uğruna yaptığınız binalar binlerce insanın mezarı oldu. Biz kadınlar ise bu yıkıntıların arasında mücadelemizle, dayanışmamızla, isyanımızla yaşamı yeniden kuracağız. Bu şehirleri birbirimizden aldığımız isyanımız, öfkemiz, cüretimiz ve neşemizle kurmak için buradayız. İlk günden beri devletin üstlenmediği sorumluluğu il il, mahalle mahalle, üniversite üniversite ören biz feministler, sosyalistler, yurtseverler varız. Ne birbirimizden, ne örgütlü mücadelemizden vazgeçeriz” diye konuştu.
Büyükkeleş, devamında kadınlarrın acil taleplerini şu şekilde sıraladı:
*Depremin 24’üncü günü olmasına rağmen şehirde hala elektrik ve su olmadığı için temel ihtiyaçlarımızı karşılayamıyoruz. Bu yüzden ivedi bir şekilde şehre elektrik ve su verilmelidir.
*Tuvalet ve banyoların depremin ilk gününden beri olmaması özellikle biz kadınların ve çocukların sağlığını tehlikeye atmaktadır. Acilen salgınların ve genital hastalıkların çoğalmaması için şehrin dört bir yanında güvenli ve temiz tuvalet, banyolar kurulmalıdır. Halkın erişebileceği hastaneler açılmalıdır.
*Bu süreçte en temel ihtiyaçlarımızdan olan hijyen kitleri yaygın ve sürekli sağlanmalıdır.
*Yıkımların sürmesine rağmen hala çadıra ulaşamayan binlerce insan var. Halkın çadır ihtiyacı acilen karşılanmalıdır. Tüm ilçelerde, köylerde, mahallelerde güvenli prefabrik evler, barınaklar kurulmalıdır. Sosyal-kültürel-politik dokusunu bozmadan bizlerin özneliği ile yaşam alanlarımız yeniden kurulmalıdır.
*Bir gecede tek adamın kararıyla kaldırılan İstanbul Sözleşmesi başta deprem bölgeleri olmak üzere tüm ülkede uygulansın. Kadınların yaşadıkları yerlerde erkek şiddetine karşı kolayca ulaşabileceği merkezler kurulmalıdır.
*Yaşanan depremle birlikte eğitimin fiili olarak durdurulması en çok kadınları ve çocukları etkiledi. Şehirlerde acilen eğitim birimleri kurulmalıdır.
*Akıbeti belli olmayan ve verilmeyen çocukların isimleri ve yerleri derhal açıklanmalıdır. Bu süreçte tarikatlara ve yurtlara teslim edilen çocuklar acilen halkın şeffaflıkla erişebileceği güvenli yerlere yerleştirilmelidir.
*Cinsiyetçi iş bölümü ile kadınlara yüklenen bakım emeği yükü depremle beraber daha da artmış durumdayken acilen kolektif mutfak, kolektif çamaşırhaneler kurulmalıdır. Kreş ve yaşlı bakım evleri ivedilikle inşa edilmelidir.
*Depremin ve kötü yaşam koşullarının yaratabileceği travma sebebi ile kadınlara her çadır yada konteynır şehirde bir psikososyal destek çadırı/konteynırı mutlaka tahsis edilmelidir.
*Bu depremi katliama dönüştüren sermaye egemenliği ve onun bugünkü temsilcisi AKP-MHP iktidarı acilen istifa etmeli ve tüm kurumlar yargılanmalıdır.”
ADANA
Adana Kadın Platformu da, aynı içerikle Heykelli Park'ta açıklama yaptı. "Biz kadınlar dayanışmayla şehirleri, yaşamı yeniden kuracağız" pankartını açan kadınlar, sık sık, "Yaşasın kadın dayanışması", "Hırsızlar halka hesap verecek", "Susmuyoruz korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" ve "Yaşasın örgütlü mücadelemiz" sloganlarını attı.
Platform adına açıklamayı Zeynep Sincar yaptı.