İSTANBUL - Birçok farklı kimlikten on binlerce yurttaşın katıldığı Yenikapı mitinginde konuşan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar "Bir mühürlük siyasi ömürleri kaldı. Yarın her birimizin mührü ile yolculuklarına çıkacaklar" dedi.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin (Yeşil Sol Parti), İstanbul Yenikapı Meydanı’nda on binlerin katılımıyla gerçekleştirdiği final mitingi büyük bir coşkuyla son buldu. Yoğun coşkunun olduğu alanda davul zurna eşliğinde halay çekilirken, çocuklar, müziğin ritmine kendini kaptırarak ellerindeki bayrakların salladı. Mitingde, 7’den 70’e kitle 14 Mayıs’taki seçimlerde “Değiştireceğiz” mesajı verdi. Birçok farklı kimliğin ve halkın yer aldığı alandaki tek talep ise iktidarın değişmesi oldu.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a gönderilen selamların damga vurduğu mitingde, on binlerce kişi “Bijî Serok Apo” sloganı attı. Her kesimden halkların ortak taleplerinin öne çıktığı mitingde, ortak mücadele ile yarın sandıklarda kullanılacak oylar ile “tek adam rejiminin” gönderileceği vurgusu da öne çıktı.
'BUNLARIN GİTMESİ GEREK'
Kurdish Rap Performans’ın sahne almasıyla devam eden miting, Kürtçe rap şarkılarıyla uzun süre coşku dolu dakikalar yaşadı. Mitingdeki siyasi konuşmalar bir yana, müzik coşkusu sırasında alandaki yurttaşlar ile gerçekleştirdiğimiz sohbetler, ortak “değişim” talebini somutlaştırdı. Alandaki on binlerin seçimlere dair kendi aralarında sık sık sohbet ederek motive etmesi dikkat çekerken, gazetecilerin kameralarını gören bir grup da zafer işaretleri yaparak, “Bunların gitmesi gerekir” sözleriyle kendini ifade etti. Sinem Güzül isimli bir Kürt annesinin “Serkeftin ya meye” sözleri alandaki direniş halini özetlerken, 70 yaşındaki Ali Akay isimli Aksaraylı yurttaşın, “Kürt Türk ve Alevi halkından yanayım. Bunların gitmesi gerekiyor o yüzden alandayım. İnşallah yarın gidecekler. Bunların zihniyeti kötü” mesajı verdi.
Yıllardır tüm mitinglere katıldığını ifade eden 73 yaşındaki Şemsettin Yılmaz da, “Her mitingde yer almaya devam edeceğim. Bedel verdik bedellerimize sahip çıkacağız” dedi.
‘3’ÜNCÜ YOL ÇİZGİMİZ’
Yüzde 90 engeline rağmen en önde yer alan EHP’li Ece Devrim ise miting mesajını şöyle aktardı: “Bu ülkede kadınlar LGBTİ’lar öldürülüyor. Siyasetçiler cezaevinde. Seçimleri kazanmak sorumluluğumuzda.” AKP-MHP iktidarının tek adam rejimi ile Millet İttifakı’nın restorasyoncu demokrasi anlayışı arasında sıkışmak istemediklerini ifade eden yurttaşlar da, “3’üncü yol çizgimiz” pankartını hiç indirmedi.
MÜŞAHİTLİK BAŞVURULARI
Sandık gönüllüsü için açılan standa Yeşil Sol Parti’nin pusuladaki yeri konusunda bilinçlendirme yapılırken, hem de müşahit kaydı alındı. Şimdiye kadar müşahit olmayanlar bu standa gelerek müşahitlik için başvuru yaptı.
Müzik arasının ardından devam eden mitingde söz alan SMF Dönem Sözcüsü Barış Kayaoğlu’nun “Bizler onları tarihin çöplüğüne göndereceğiz” sözlerine kitlenin cevabı, “Bijî Serok Apo” sloganı oldu.
'YOK ÖYLE YAĞMA’
Mitingde konuşan Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Adayı Sırrı Süreyya Önder, “Son kullanma tarihi geçen bir iktidarı geri dönüşüm kutusuna göndereceğiz ama dönüşeklerine dair umudumuz yok. Onlar binlerce otobüs kaldırıyor, bizde yok. Onlar janjanlı afişlerle binaları giydiriyorlar ama biz de bir yürek var bu da onlar da yok. Her seferinde küllerinden doğan bu mücadele önünde kimse duramayacak. Kim Kürt meselesini güvenlikçi yaklaşımlarla çözmeye yeltendiyse iktidarının sonunu getiriyor. Bunlar gerekirse baldıran zehri içeriz diye yola çıktılar, zehri bize şerbeti onlara kaldı. Yok öyle yağma. Bu topraklara barış illaki gelecek. En güçlü biziz çünkü haklı olmaktan daha büyük bir güç daha keşfedilmemiştir” dedi.
'24 SAAT UYUMAYACAĞIZ'
Sözlerine “Yarın başarı günümüzdür” diye başlayan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar da, şöyle konuştu: “Zaferimiz tescillemek için tek bir şeye ihtiyacımız var. Sandığa gideceğiz oyumuzu Yeşil Sol partini ağacını vereceğiz. 24 saat boyunca uyumayacağız. Bu hile ittifakına karşı sandıklarımızı koruyacağız ve 15 Mayıs’ta AKP ve MHP iktidarının olmadığı, bize zulmü reva olmadığı bir Türkiye’yi birlikte var edeceğiz var mısınız?
KAYBEDENLER KOROSU
İstanbul Türkiye'nin kaderini belirleyecek İstanbul’u bilirim. İstanbul isterse kazanır, isterse kaybettirir. Yaptık, yine yapacağız. Türkiye’nin seçim kaderini İstanbul’dan belirleyeceğiz. Kaybedenler korosu, yani tek adam rejimini sözcüleri yeniden Kürt halkına sesleniyor, biz bu iktidarı çok iyi tanıyoruz, çocuk da olsa kadın da olsa gereğini yapın talimatından tanıyoruz bu iktidarı. Biz bu iktidarı Cemile’nin küçük bedeninin buzdolabında bekletmesinden tanıyoruz. Biz bu iktidarı yolsuzluk şefleri olarak atadıkları kayyımlardan, kaldırıma gömdükleri Kürt çocuklarından tanıyoruz. Biz bu iktidarı MHP ile kurduğu savaş koalisyonundan tanıyoruz. Bu iktidarı barış önüne set olarak kurduğu tecrit politikalarından tanıyoruz. O yüzden hiçbir Kürt’ün oyu bu iktidara, bu zulme gitmeyecek. Her Kürt’ün oyu kendi mücadelesine, kendi ağacına gidecek.
Kürtlerin iradesi, Kürt halkının mücadelesi çok güçlü bir elveda diyecek bu iktidara. Sadece Kürtler değil açlıkla sınadığınız her bir insanın oyuyla gideceksiniz. Evine ekmek götüremeyen insanların ahıyla gideceksiniz. Yaşamak için çalışmak zorunda kalan 5 milyon emekçinin tercihiyle gideceksiniz. Şiddetle, katliamların önünü açtığınız cezasızlık politikalarıyla, biat ettirmek istediğiniz kadınların kahkahalarıyla, Jin Jiyan Azadî sloganlarıyla gideceksiniz. Öyle büyük gideceksiniz ki.
HESAP SORMA SEÇİMİ
Bu aynı zamanda bir hesap sorma seçimi. 2013 yılında Amed'de Newroz Meydanı’nda, Sayın Abdullah Öcalan’ın gönderdiği barış deklarasyonu, çözüm deklarasyonu sizin iradenizdi. Barış deklarasyonu barışın gerçekleşeceğine inanan bütün halkın hafızasında. Bizler bu seçimde Dolmabahçe Mutabakatını yok sayan iktidara git diyeceğiz. Biz bu seçimde barış karşısında tecrit politikası ile siyaseti kumpaslarla Kürtlerin, Türkleri ve demokrasi mücadelesinin önüne koymaya çalışan tek adam, rejimine git diyeceğiz. Barışı, demokrasiyi, eşitliği özgürlüğü hep birlikte inşa edeceğiz.
SİYASETİ KİRLETTİLER
Yeşil Sol Parti’nin Meclis’te olması demek ne demek? Mecliste güçlü bir Yeşil Sol Parti güçlü bir halk temsiliyeti demek; bugüne kadar bizi yok saydıkları, devletin baş tacı yaptıkları cumhuriyetin demokrasi ile buluşması demektir. Bu Cumhuriyet’te yaşayan bütün halkların Cumhuriyet’i olmadığı sürece yarım bir Cumhuriyet’tir. Bunu tamamlamaya sizlerle birlikte geliyoruz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ucube bir sistem getirdiler başımıza. Tek adam rejimi. Deprem yardımları için bile o tek adamın ağzından bir cümlenin çıkmasının beklendiği sitem. Bu sistemi birlikte değiştireceğiz. Yerel demokrasi ile güçlendirilmiş parlamentoyu sokak mücadelemizle, kendimizi Türkiye’nin en güçlü demokrasi adresi yapacağız sizlerle birlikte. Türkiye’de siyaseti kirlettiler. AKP ile birlikte çözüm müzakere gücü olan siyasetin kendisi ranta bulaştı. Siyaset kana bulaştı, yalana bulaştı. Çünkü bu siyaseti halktan toplumdan kaçırdılar. Biz demokratik siyaseti inşa ederek siyasetin kendisini esas sahipleriyle buluşturacağız. Bu siyasetin sahipleri sizlersiniz sevgili halkımız.
BU DA SİZE DERT OLSUN
Demokratik siyasetten çok koruyorlar. Önce Kurdistan’da seçtiğimiz belediyelere kayyım atadılar, belediye başkanlarımız cezaevine attılar. Tabloyu söyleyelim iki fotoğraf var. Kayyımların yaptığı yolsuzlukları örtemeyen bir iktidar ile demokratik, halkçı belediyeciliği cezaevinde yıllardır savunan belediye başkanları ve onları destekleyen milyonlarca Kürt var. Bu onlara dert oldu. Demokratik siyaseti bitirmek için Figen Yüksekdağ, Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak, Ayşe Gökkan, Selahattin Demirtaş ve adını sayamadığım yüzlerce arkadaşı tutuklayarak, cezalar vererek demokratik siyaseti, Kürt halkının mücadelesini bitirebileceğini sandılar. Gelsinler İstanbul Meydanı’nı görsünler. On binlerce demokratik siyaset yürütmeye hazır yol arkadaşımız mücadele arkadaşımız var bu da size dert olsun.
BİR MÜHÜRLÜK ÖMÜR
Bir mühürlük siyasi ömürleri kaldı. Yarın her birimizin mührü ile yolculuklarına çıkacaklar. Tek adam rejimini kendilerini bile kurtaramadıkların gördüler. Bizlere halklarımıza terk bir vaatleri yok. Ama kadın düşmanı çocuk düşmanı tarikatlara verdikleri sözler var. Bu sözlerini tutmak için iktidarı istiyorlar. Doğamıza talan eden, havamıza suyumuz kirleten, yeril ve yabancı şirketlere verdikleri sözler, 5’li çeteye verdikleri sözler var, bu sözlerini tutmak için iktidarda kalmak istiyorlar ama halklara verdikleri bir söz yok.”
Görkemli miting, Kılıçgün Uçar’ın konuşmasının ardından sanatçı İlkay Akkaya’nın ezgileriyle son buldu.