Torba Kanun Meclis’ten geçti

img
ANKARA- Pek çok vergi zammı ve AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a borçlanma yetkisi veren Torba Kanun Teklifi Meclis’ten geçti.  
 
AKP tarafından “deprem” gerekçe yapılarak, Meclis’e sunulan ve pek çok vergi artışının yanı sıra AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a borçlanma yetkisi veren Torba Kanun Teklifinin görüşmeleri Meclis Genel Kurulu’nda gece boyunca devam etti. Teklifin 10’üncü maddesine ilişkin söz alan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Mêrdîn Milletvekili George Aslan, 6 ve 20 Şubat’ta Mereş ve Hatay’da meydana gelen depremin yaratığı yıkıma işaret etti.
 
‘4 MİLYON KİŞİ EVİNDEN AYRILDI’
 
En az 50 bin 783 yurttaşın bu depremlerde yaşamını yitirdiğini yüz binlerce yurttaşın ise yaralandığını, 4 milyon yurttaşın ise evinden ayrılmak zorunda kaldığını anımsatan Aslan, 1 buçuk milyon insanın ise evsiz kaldığını kaydetti. Aslan, deprem bölgesinde bulunan yurttaşlara yaşatılanlara dikkat çekerek, bunların kasıt olduğu ifade etti. On binlerce insanın “göz göre” hayatını kaybettiğini dile getiren Aslan, “Çadır, gıda, tuvalet gibi acil hayati ihtiyaçların uzunca bir süre giderilmemiş olması, insanlara deyim yerindeyse enkaz muamelesi yapılması hafızalarda tazeliğini korumaktadır” dedi.
 
Aslan, bölgede, 57 organize sanayi ve organize sanayi bölgesinin bulunduğunu ve Mereş’te bulunan 8’i ağır olmak üzere 26 tane fabrikanın hasarlı durumda olduğunu, Malatya’da ise Organize Sanayi Bölgesindeki işletmelerin yüzde 25’inin çöktüğünü,  tüm fabrika ve işletmelerin çalışamaz hale geldiğini bunun yanı sıra Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 10 fabrika da ağır hasar gördüğü bilgisini paylaştı.
 
TARIM ARAZİLERİ ÜZERİNE KURULUYDU
 
Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan sanayi bölgesinin ise yerle bir olduğunu ve bu nedenle bin 400 yan işletmenin de enkaz haline dönüştüğünü ifade eden Aslan, bu yıkıma neden olan hususun ise işletmelerin tarım arazilerinin üstüne kurulmuş olmasını gösterdi. Aslan, “Zemin olarak bu arazilerin depreme dayanıklı olmadıklarını depremde tekrar görmüş olduk. Tarım arazilerine yapılan organize sanayi bölgelerindeki yapıların çoğu hasar görürken diğer alanlarda yapılan OSB’ler ise hemen hemen hiç zarar görmemiştir. Organize sanayi bölgeleri kurulurken maalesef ne deprem riski ne de halkın yararı gözetilmektedir, bu da yaşanan depremlerde insanların can ve mal kayıplarına neden olmaktadır” diye dikkat çekti.
 
YAPI DENETİM
 
Aslan, bölgede yapılaşmaya gidildiğini anımsatarak, bu yapılaşma kararlarının mutlaka zemin yapısının dikkate alınması gerektiğini kaydetti. Aslan, sözlerini şöyle tamamladı: “Riskli alanlar imara açılmamalı, bilimsel normlara dayalı yer seçimi yapılmalıdır. İmar planına altlık teşkil eden jeolojik, jeoteknik etütler yapılmalı, ada ve parsel bazlı tüm yapılaşmalarda mühendislik hizmeti almayan hiçbir uygulamaya ruhsat verilmemelidir. Türkiye'de meydana gelen afet zararlarının azaltılmasında alınabilecek etkili önlemlerin başında denetim gelmelidir.”
 
‘KÜRTLER HARİÇ DÜZENLEMESİDİR’
 
Söz alan Yeşil Sol Parti Çewlîg Milletvekilli Ömer Faruk Hülakü ise, teklif bünyesinde yer alan cezaevleri ile ilgili düzenlemeye dikkat çekti. Hülakü, son 3 yılda getirilen torba kanunlarda mutlaka cezaevleri ile ilgili de bir düzenlemenin olduğunu dile getirdi ve bu düzenlemelerin hiçbirinin eşitlikçi olmadığını belirtti. Hülakü, AKP ve MHP’ye şöyle tepki gösterdi: “Her infaz düzenlemesinde ağızlarında sakız ettikleri bir hukuksuzluk var; bunun adı ‘Kürtler hariç düzenlemesi’dir, bunun adı açıkça ‘Kürt düşmanlığı’dır. On yıl ceza alan adli suçlular neredeyse hiç yatmadan salıverilecek; hırsızlar, kadın katilleri, yolsuzluk yapanlar, istismarcılar salıverilecek ama siyasi tutsaklara pişmanlık dağıtılacak, infazları yakılacak; gazeteciler, fikir ve düşünce özgürlüğü sebebiyle suçlananlar içeride kalacak” dedi.
 
SORULAR SORDU
 
Hasta tutukluların “cezaevinde kalamaz” raporlarına rağmen tutulmaya devam edildiklerini belirten Hülakü, AKP-MHP’nin yanıtlaması üzerine şu soruları yöneltti: “Bu teklifleri hazırlayan milletvekilleri arasında: Engin Aktaş’ı içeride tutan nedir? Serdar Yıldırım’ı, Abdulkadir Kuday’ı içeride tutan hangi adalettir? Sıtkı Bektaş’ı içeride tutan, daha sonra ölümüne sebep olan nedir? 84 yaşındaki Mehmet Emin Özkan’ı ölüme mahkûm eden hangi hukuktur? Tek başına cezaevinde kalamayacak duruma gelmiş, 5 defa kalp krizi geçirmiş, 4 defa anjiyo olmuş bir kişinin cezaevinde tutulmasını sağlayan hangi mantıktır? Hukuki bir gerekçe olmadığını aslında hepimiz çok iyi biliyoruz. Mesele yasa değil, mesele adalet değil. İktidarın torba yasasında infaz düzenlenmesi varsa parantez içerisinde ‘Kürtler hariç’ yazar.”
 
Teklif kapsamında söz alan Yeşil Sol Parti Elîh Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki ise, “Meclis’te görüşülen ve kabul edilen 2023 bütçesine göre bütçe gelirleri 3 trilyon 810 milyar TL, bütçe giderleri de 4 trilyon 470 milyar TL. Ayrıca, bu harcama ve gelirlere göre Hükûmete 660,8 milyar lira borçlanma limiti konuldu; Bakanlık yüzde 5 oranında, Cumhurbaşkanlığı da yüzde 5 oranında arttırabilecek dolayısıyla 800 milyar kadar borçlanma yetkisi vardı. Bu teklifin içerisinde tek bir maddeyle Cumhurbaşkanına bunun 3 katı kadar harcama yetkisi veriliyor yani 660 milyar artı yüzde 5, artı yüzde 5, çarpı 3; 2 trilyon 100 milyar TL. Bu teklifin içerisinde tek bir maddeyle ve nereye harcanacağına dair hiçbir ayrıntılı bilginin yer almadığı biçimde 2 trilyon 100 milyar TL Cumhurbaşkanına harcama yetkisi verdik” ifadelerine yer verdi.
 
Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçen 1 trilyon 119 milyar TL’lik ek bütçeye de dikkat çeken Tiryaki, Erdoğan’a verilen borçlanma yetkisinin bunun iki katı olduğunu kaydetti.
 
DEPREM İÇİN TOPLANAN PARALARA NE OLDU?
 
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Rîha Milletvekili Mahmut Tanal, Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı olan AKP’li Mehmet Muş’a deprem için canlı yayında toplanan paraların akıbetini sordu. Tanal’ın sorusuna yanıt veren Muş, 112 milyar 233 milyon 16 TL toplandığını ve şu ana kadar 38 milyar 230 milyon 575 bin 184 Türk lirasının deprem bölgesine harcandığını dile getirdi. Muş, kullanılmak üzere 74 milyar 2 milyon 686 bin 832 Türk lirasının da hesapta durduğunu ileri sürdü. Tanal, ödeme talebinde bulunan ancak ödeme yapmayanların listesinin olup olmadığını da sorması üzerine Muş, sorunun teklif ile alakalı olmadığını ileri sürüp, yanıt vermedi.
 
SEBEP VE AMAÇ NE?
 
Ekonomik sistemin tıkandığını ve AKP’nin bu tıkanıklığı gidermek için yurttaş üzerinde yeni bir gelir kapısı elde etmek amaçladığını, bu nedenle bu teklifi sunduğunu ifade eden Yeşil Sol Parti Wan Milletvekili Zülküf Uçar, “Gelinen noktada, yanlış ekonomik ve politik tercihler ve yönetim anlayışlarından dolayı tüm kaynaklar tüketilmiş ve gerçek anlamda bilimsel ve hukuku esas alan temeller üzerine kurulu politikalar üretilemediği için torba yasayla vatandaşa ek vergi yükü getirilerek çıkış bulunmaya çalışılmaktadır. Elbette son da olmayacaktır çünkü demokratik bir hukuk devleti olmama yönündeki ısrar yaşanılan ekonomik tıkanmanın, ekonomik krizin ana sebebidir. Kapsamlı bir hukuk reformu yapılmadığı sürece, vergi yapısı bir bütün olarak emekçiler lehine dönüştürülmediği sürece son olmayacaktır” dedi.
 
KÜRT SORUNUNA DAİR ÇÖZÜM ÖNERİSİ
 
Yaşanan hukuksuzlukları sayan ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, iş insanı Osman Kavala dair kararları yanı sıra basın ve ifade özgürlüğüne yönelik saldırıları anımsatan Uçar, “Kürt sorununu bir daha asla konuşmamak üzere tamamıyla çözecek yeni bir anayasayı hep birlikte yapma vakti gelmedi mi? Değerli Genel Kurul, gelin, hep beraber bu ülkenin geleceğini yeniden inşa edelim, tam demokratik bir anayasayı, ekonomisi güçlü bir hukuk devletinin inşasının temelini birlikte atalım” diye konuştu.
 
TEKLİF KANUNLAŞTI
 
Milletvekillerin teklife dair yaptığı konuşmaların sona ermesi ardından teklif oylamaya sunuldu. Teklif 121 ret oyuna karşı 280 kabul oyu ile Meclis’ten geçerek, kanunlaştı.