Sınavlar yaklaşıyor: Fırsat eşitliği yok, hayaller yurt dışı 2025-06-07 09:02:40   ESKİŞEHİR - LGS ve YKS yaklaşırken sınav sistemini eleştiren ÖVDER Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, “Burada gelecek göremeyen öğrencilerimiz hayallerini ülkenin dışına kuruyor” dedi.    Ülkede bu ay gerçekleşecek Liselere Giriş Sınavı (LGS) ile Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS), eğitim sistemindeki eşitsizlik tartışmalarını bir kez daha gündeme getirdi. Özel okullarda okuyan öğrenciler ile devlet okullarında eğitim gören öğrenciler arasındaki kaynak, altyapı ve hazırlık imkanlarındaki farklılıklar, aynı sınavlarla başarı ölçülmesinin adil olup olmadığına dönük tartışmalar sürüyor.   Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği Eskişehir Şubesi Başkanı Faik Alkan, eğitim sistemi ve öğrenciler arasındaki eşitsizliklere ilişkin konuştu.    720 BİN ÖĞRENCİ NEREDE?   Türkiye’nin sınavlar ülkesi olduğunu ve temel sorununda burada başladığına dikkat çeken Alkan, “Türkiye’de şu anda Cumhuriyet tarihinin en büyük devamsızlık oranı var; hem ortaokullarda hem liselerde. Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı ‘hayalet öğrencileri’ tartışıyoruz. Özel okullar üzerinden okula gitmeyen, okulda kaydı olup da aslında dışarıda olan birçok öğrenci... Bu ülkede 720 bin öğrencinin şu anda nerede olduğunu bu devletin istatistikleri bile bulamaz durumda” diye belirtti.    KUŞAKLAR KAYBEDİLİYOR   Eğitim sistemi sebebiyle kuşakların kaybedildiğinin altını çizen Alkan, “Bu ülkede fırsat eşitliği yok. Baktığımız zaman metropollerde eğitime harcanan para ile yoksul, emekçi insanların olduğu yerlerde harcanan para arasında dağlar kadar fark var. Gençlerimiz eğitimden, gelecekten umudu kesmiş durumda. Eğitim şu anda finansman ve ekonomik boyutuyla velilerin üzerine yıkılmış durumda” dedi.     HAYALLER YURTDIŞI   Öğrencilerin ülkeye dair geleceklerinin olmadığını söyleyen Alkan, “Öğrencilerimiz hayallerini ülkenin dışına kuruyor. Sadece üniversite öğrencileri açısından değil, bu lise öğrencileri açısından da böyle. Ortaokuldaki öğrenciler artık okumanın bir erdem, bir fazilet olduğuna inanmıyor. Artık okumanın onlara bir artı değer katacağına inanmıyor. Emekçilerin bütçeleri açısından da düşündüğümüz zaman, eve katkı sunmak adına sanayide çalışıyorlar, hizmet sektöründe çalışıyorlar” diye konuştu.    Nitelikli okul olarak adlandırılan okullara yerleşemeyen öğrencilerin diploma notuyla ikametine göre yerleştirildiğini hatırlatan Alkan, “Fakat özel okullardaki öğrencinin diploma notuna bakıyoruz, onlarda ciddi bir ‘hormonal büyüme’ var. Ama kamu okullarındaki çocukların bir haksızlıkla karşı karşıya kaldığını burada saptamak mümkün. YKS açısından da öyle bir sektör düşünün ki milyonlarca insanı ilgilendiriyor. Ama yine öyle bir sektör düşünün ki bu milyonları ilgilendiren sektörde, günden güne, yıldan yıla sınava giren öğrenci sayılarının düştüğünü görüyoruz. Yani demek ki artık üniversite eğitimi de öğrenciler açısından bir cazibe içermiyor” dedi.    REFORMA İHTİYAÇ VAR   Eğitim sisteminde reform yapılarak kamusal eğitim sistemine geçilmesi gerektiğini vurgulayan Alkan, şöyle devam etti: “Eğer kamusal eğitim, parasız eğitim olmazsa, bu eğitim modeliyle yarınları inşa etmek, Türkiye’yi farklı bir noktaya getirmek mümkün değil. Çin, yapay zekayı ilkokullarda ders olarak okutuyor. İlkokullarımızda nasıl köşeyi dönersin onu öğretiyoruz. Bilim dışılığı ilkokullarda öğrencilerimize veriyoruz. Ciddi bir reforma ihtiyacımız var. Bunun içerisinde veliler, eğitim emekçileri, bilim insanları olacak.”    MA / Enes Beyaz