‘Kız ortaokulları’ tepkisi: Yaşam tarzına müdahale 2025-10-24 09:20:35   İZMİR - “Kız ortaokulları”nı çocuk haklarının ihlali ve kadınlara dönük saldırı politikasının bir parçası olarak değerlendiren Eğitim Sen İzmir 2 No'lu Şube Sekreteri Filiz Eraslan, “Bunlar çocuk evliliği, çocuk işçiliği, çocuk istismarı, zorunlu eğitim, eğitim yaşının sürekli değiştirilmesinin manevraları” diye belirtti.    Eğitim politikalarını ideolojik bakış açısıyla şekillendiren AKP’nin karma eğitime yönelik adımları tartışma yaratmaya devam ediyor. Milli Eğitim Bakan Yusuf Tekin’in sık sık “Gerekirse kız okulları açabilmeyiz” dediği okullar, meslek liseleri bünyesinde 2024 yılında açılmaya başladı. Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğünün 15 Kasım 2024 tarihli yazısıyla başlatılan uygulama kapsamında bazı Anadolu meslek liselerinin bünyesinde “kız ortaokulları” açıldı.    Adana, Ankara, Dîlok (Antep), Karaman, Kastamonu, Manisa ve Riha'da (Urfa) olmak üzere 8 okul açılırken, bu okulların bazılarında eğitime başlandı bazılarına ise hiç kayıt gerçekleşmedi. Bakan Tekin, devam eden tepkilere karşı ise “kız ortaokulları” uygulamasını öğretim programlarının “toplumsal ihtiyaç ve bilimsel gelişmeler ışığında güncellendiğini” öne sürerek, savundu. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) İzmir 2 No'lu Şube Sekreteri Filiz Eraslan ile “kız ortaokulları” uygulamasını, iktidarın cinsiyetçi politikaları ve bunun yansımalarını konuştuk.    ‘AMAÇ MAKUL ÖĞRENCİ YARATMAK’   “Kız çocuklarının okutulmamasına karma eğitimin” gerekçe gösterilmesine tepki gösteren Filiz Eraslan, “Tamamen yanıltıcı ve manüpile edici bir gerekçe” dedi. Açılan 8 okulun hiçbir yasa dayanağının olmadığına dikkat çeken Filiz Eraslan, "Karma eğitim, eğitim sisteminin temelidir. Anayasal, yasal olarak korunan bir temeldir. 1924 Anayasası ile kabul edilmiş. Birçok hukuk normunda koruma altına alınmıştır. Bütün bunların güvencesi ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Aslında bu bir deneme. Her zaman yaptığı gibi ilk başta bir adım atıyorlar ardından biraz çoğaltılır 'tercih' denir ve herkese dayatılır. Şimdiye kadar 8 okul açıldı. Ama tabi bu yayılacak. Daha sonra 'tercih edildi' denilecek ve yaygınlaştırılmaya çalışılacak" diye belirtti.    İmam hatip okullarına dikkat çeken Filiz Eraslan, "Orada da yine öğrenciler ayrıştırılmış. Oradan mezun olan hiçbir kız öğrencinin müezzin ya da camide hutbe okuyan olmadı. Kız öğrenciler mezun olduktan sonra ne oluyor onu da bilmiyoruz. Ancak erkekler mezun olduktan sonra bunun üzerinden iş yapabiliyorlar. ‘Aile Yılı’ ilan etmelerinin de bir parçası bu. Amaç kız çocuklarını ayrıştırmak, eğitim hayatını kısıtlayıp onlara kısıtlı bir yaşam tarzı sunmak. Makbul kadın, makbul kız öğrenci yaratmak, tek tip ideoloji yaratmak da bunun bir parçası. Biliyorsunuz Milli Eğitim Bakanımız tarikatlarla işbirliği yapıyor, protokol imzalıyor. Onlara da bir çeşit mürit gerekiyor. Bu da onun hazırlığı. Biz bunu aynı zamanda piyasalaştırma olarak da görüyoruz. Özellikle kamusal  eğitimi piyasaya açmanın önünü açma" ifadelerini kullandı.    'ÇOCUK HAKLARI KIRMIZIÇİZGİ'   Filiz Eraslan, şöyle devam etti: "Çocuk haklarını korumaya, demokratik yaşamı, laikliği ilke edinmeye devam edeceğiz. Özellikle velilere sesleniyoruz; şuan cazip görünse de bu tür okullara çocuklarının kayıtlarını yaptırmamaları gerek. Aynı zamanda bu konuda da mücadelemize devam edeceğiz. Çocuk hakları, laiklik kırmızıçizgimizdir. Demokratik, anadilinde eğitim olmazsa olmazımızdır. Bu yönde mücadelemizi tüm argümanlarımızla devam ettireceğiz. Biz duruma ‘kadın meselesi’ olarak bakıyoruz. Bu, kadınlara yönelik sürdürülen saldırının bir parçası, laikleşmeye, demokratikleşmeye bir saldırıdır. Yaşam tarzına bir müdahale. Eşitlik, ayrımcılık ilkelerine de tamamen dinamit koyma. Bunun bir sonucu da çocuk kavramını ve yaşını tartışmaya açmak. En önemlisi de bu. Bunu nasıl değerlendiriyoruz? Aslında bu, kız çocuklarını, ergen, ergin, yetişkin çocuk olarak görme planı. Bunlar çocuk evliliği, çocuk işçiliği, çocuk istismarı, zorunlu eğitim, eğitim yaşının sürekli değiştirilmesinin manevraları. Tüm bunlara karşı önlemlerimizi alacağız. Mücadelemiz devam edecek."