Av. Sarıca: Öcalan’ın iradesini kıramadıkları için tecridi daha ileriye taşıdılar

img

İSTANBUL - Asrın Hukuk Bürosu’ndan Av. Rezan Sarıca, PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan 33 aydır hiçbir haber alamadıklarını belirterek, “Tüm baskı uygulamalarına rağmen Sayın Öcalan’ın iradesi kırılamadı. İradesini kıramadıkları için bu tecridi daha ileriye taşıdılar” dedi.

 
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Genel Merkez binasında “İnsanlık suçu ve işkence biçimi olarak tecrit” başlıklı panel düzenledi. Panele, ÖHD, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), DEM Parti Gençlik Meclisi, Kadın Zamanı Derneği ile HDK üye ve yöneticileri ile çok sayıda kişi katıldı. Panelin yapıldığı salona, “Tecrit İnsanlık Suçudur”, “Jin Jiyan Azadî” ve “Özgürlük için Hukukçular Derneği” yazılı pankartlar asıldı.
 
Moderatörlüğünü ÖHD Genel Merkez Yöneticisi Nagehan Avçil’in yaptığı panelde, DEM Parti Amed Milletvekili Ceylan Akça Cupolo, “Tecridin tanımı ve tarihi”; Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Rezan Sarıca, “İmralı tecridi”; Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Merkez Yöneticisi avukat Güçlü Sevimli, “Tecrit ve papishaneler”; HDK Eşsözcüsü ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek de “Tecridin siyasi ve toplumsal sonuçları” başlığıyla sunum yaptı.
 
‘TECRİT NASIL BAŞLADI?’
 
DEM Parti Milletvekili Ceylan Akça, cezaevlerinde uygulanan tecridin Amerika’daki bir uygulama olduğunu hatırlatarak, “Quecker titreme anlamına gelir. Queckerlar tecridi işkence olarak tanımlıyor. Titrekler bir tutsağı eline İncil vererek tecrit altına alıyor. Sonra bakıyorlar ki oraya alınan tutsaklarda korkunç kaygıya yol açıyor. Ve sonra bu sistemi sona erdiriyorlar. 1890’nın sonlarında bunun uygulanamayacağı söylenerek sonlandırıyorlar. 1930’larda Kaliforniya Alcatraz Adası’ndaki kaleyi yıkıp hücreler inşa edip, en korkunç diye tanımladıkları suçluları getirip yerleştiriyorlar. Alcatraz yaklaşık 80 yıl aktif kalıyor ve çok pahalı geldiği için kapatıp başka bir sistem düşünüyorlar. Daha sonra burası bir müzeye dönüştürülüyor” şeklinde konuştu.
 
GUANTANAMO’DAN İMRALI’YA TECRİT SİSTEMİ
 
1983’te tek kullanılan Marrion Cezaevi’ni anlatan Akça, “Arrian Kardeşler bu cezaevinde aynı gün içinde iki gardiyanı öldürüyorlar. Cezaevi tümüyle kapatılıyor ve hiçbir mahpus hücresinden çıkamıyor. Yeni bir cezaevi doğuşu olarak nitelendiriliyor. Tutsaklar 24 saat boyunca hücrelerinde kalıyor. Süper maksimum güvenlikli cezaevini üretiyorlar. 1989’da Kaliforniya’da koskoca bir ormanı kesip buradaki kampüs cezaevi sisteminde bir cezaevi inşa ediliyor. Bu cezaevlerinin sayısı bir anda 70-80’e çıkıyor. ABD sisteminde cezaevleri ticari sisteme dönüştürülmüş durumda. Gün boyu mahpuslar çalıştırılıyor. 2002 yılında Guantanamo açılıyor. ABD’nin Küba’dan zorla aldığı bir yer Guantanamo. Guantanamo’da karanlık alanlarda kayıt dışı uygulamalar yapıldığı görüldü. İşkence sırasında mahpusların öldüğünü, işkence ettikleri ve bu kayıtların yok edildiği öğrenildi. Guantanamo, Cenevre Sözleşmesi’nin koşullarından da amade tutuluyor. Avukatların dahi kafalarına poşetler takılıyordu. Ada cezaevinin içerisinde ‘Kamp 7’ dedikleri tecrit yerinde 11 kişiyi tutuyorlar. Hiç kimseyle görüştürülmüyor, bazen çıkarıldıkları beton havalandırmadan seslenip diğer kişilerle konuşabildikleri söyleniyor. Guantanamo, İmralı Adası’nda benziyor. Çünkü buraya da kimse gidemiyor, izin verilmiyor” dedi.
 
TECRİDİN KELİME KÖKENİ
 
Akça, tecridin özüne baktıklarında ABD’de CIA tarafından sol sosyalistleri alaşağı etmek için icat edilerek dünyaya pazarlanan bir sistem olduğunu belirterek, “Tecridin kelime kökeni ise inzivaya çekilme ve tek başına kalmaktan geliyor. Daha sonra Türkiye gibi sistemler de bunu örnek almaya başlıyor. Dünyanın birçok ülkesinde uygulanıyor” bilgisini verdi.
 
‘SAYIN ÖCALAN ÖZGÜRLÜK ATEŞİNİ KÜRTLERE VERDİ’
 
Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Rezan Sarıca, tecridin bir siyasetten kaynaklanarak uygulandığını ifade ederek, “Sayın Öcalan’a 1993 yılından sonra Türkiye ve devletler nasıl bir yaklaşım içerisine girdi, bunu ele almak lazım. Sayın Öcalan, ortaya bir mücadele koydu. Bu mücadele, Kürt halkının nezdinde bir özgürlük mücadelesiydi. 90’larla birlikte bu mücadele Kürt halkı tarafından kabul edildi. Bir halkın dirilişi başladı 90’larda. Böylesi bir özgürlük mücadelesi ortaya koymuştu. Özgürlük ateşini devletlerden çalıp Kürtlere vermişti. Devletler bu anlamda Sayın Öcalan’a karşı anlayışı, yaklaşımı buradan yola çıktı. Sayın Öcalan, Kürt sorununun çözümü için birçok çalışma ortaya koydu. Ateşkesler, devlete demokratik çözüm için ortaya çözüm koydu. Ama komplolarla bu boşa çıkarıldı” ifadelerini kullandı.
 
İMRALI TECRİDİNİN YANSIMALARI
 
Abdullah Öcalan’ın mücadelesini yeniden bastırmak ve ortadan kaldırmak için bir siyaset geliştirildiğini söyleyen Sarıca,  şunları kaydetti: “Avrupa devletleri, enperyal güçler de bu tarihsel gelişmeye karşı çoğu zaman ortak hareket etti. Kürtler Mezopotamya’da binlerce yıldır yaşayan kadim halktı. Kürt meselesi sadece yerel bir mesele değil, bölgeseli de aşan küresel bir mesele. 9 Ekim’den 15 Şubat 1999’a kadar Sayın Öcalan şahsında Kürtler dünyada kabul edilebileceği bir yurt bulamadı. Bütün kapılar kapatıldı. Tarihsel inkar siyaseti, o aralıkta da kendisini ayyuka çıkardı. Sayın Öcalan’a yaklaşım bir tasfiye ve imha etme yaklaşımıydı. En büyük örneği kendisine yönelik bombalı saldırıydı. Sayın Öcalan şahsında Kürtler yok ve tasfiye edilmek istendi. İmralı Ada Hapishanesi ve rejiminin arka planı böyle oluşturuldu. O günden bu yana hukuk ve idari mekanizmaları, bu siyasi arka planın ruhuyla donatıldı. İktidar sadece bununla yetinmedi. Devlet toplum üzerinde egemenlik kurma aygıtı olarak hapishaneleri tercih etti. İmralı da bu temelde özgün bir alan olarak karşımıza çıkıyor.”
 
‘YASALAR İMRALI’DA YÜRÜRLÜĞE KONULMADI’
 
Herkesi etkileyebilecek bir yasal düzene dönüldüğünü kaydeden Sarıca, “Türkiye’de idam kaldırıldıktan sonra ağırlaştırılmış müebbet hapis sistemi Sayın Öcalan şahsında getirildi ve en ağır koşullarda seyretti. Sonrasında da binlerce insana uygulanan sisteme dönüştü. Avukat ve aile görüşleri ile ilgili kısıtlamalar, bu rejimde kendisini buldu. Bunlar hep Sayın Öcalan şahsında getirilen ama herkese uygulanabilir bir kural haline getirildi. Bu rejimi değiştirebilecek uluslararası mekanizmalardan AİHM ve BM var. Ama bu tarihsel siyasal birliktelik sadece Türkiye ile sınırlı kalmadı. Uluslararası sözleşme ve kurallar İmralı’da yürürlüğe konulamadı. Alınan kararlar da hiçbir zaman İmralı’da uygulanmadı. 2015’te Sayın Öcalan’ın adil yargılanma kararı hiçbir zaman uygulanmadı. İdare ve Gözlem Kurul’ları insanları cezaevinde daha fazla tutma mekanizması olarak getirildi. Uluslararası mekanizmalar da İmralı’da sıfır etkiye sahip. Sadece kişiyi alıkoyma değil, kişinin iradesini teslim alma, ‘terbiye etme’ politikası olarak uygulandı. Sayın Öcalan, Kürt halkının özgürlük bilinci ve iradesinden asla vazgeçmedi” diye konuştu.  
 
‘ÖZGÜRLÜK BİLİNCİNİ DAHA DA KUVVETLENDİRDİ’
 
“Bu kadar yoğun tecrit rejimi ve baskı politikalarına rağmen tersine, özgürlük bilincini daha kuvvetli bir hale getirdi” diyen Sarıca, sunumuna şöyle devam etti: “Sadece Kürtlerin özgürlük temelinde demokratik çabalar ortaya koymadı. Ortak bir yaşamda bir arada yaşanabilecek çokça çalışma, çağrı ve çabalarda bulundu. Kendisinin 50 yıllık maratonu dediği bu süre zarfında, Kürt meselesindeki çözüm muhataplığı da kendisinde oluşturuldu. Devlet, baskı politikasını daha da arttırdı bu süreçte. Üretkenliğine karşılık devlet de tersine baskı politikalarını üretmeye başladı özgürlük mücadelesi ve iradesini kırmak için. Bu sadece İmralı ile sınırlı kalmadı. Demokrasinin kırıntısını dahi bırakmayacak bir atmosfere dönüştü toplumda. İmralı, hem Türkiye’nin hukuk mevzuatını hem de siyasi atmosferi belirliyor. İmralı’daki tecrit sadece Sayın Öcalan’a yönelik değil, topluma da yönelik. Bu krizler aynı politikalardan kaynaklanıyor. Diğer hapishanelerde sınırsız avukat görüşü yapılırken, İmralı’ya haftada bir görüşme getirildi. Mevzuatta böyle bir şey yok. Ki bu bazen ayları bulabildi. 14 yıl boyunca televizyon verilmedi, gazeteler sansürlenerek verildi. Temel amaç dünyadan bihaber olmasıydı.” 
 
‘TECRİDE KARŞI ÇIKMAK DEMOKRASİ İÇİN ÖNEMLİ’
 
Avukat müvekkil görüşleri mahremiyetinin İmralı’da uygulanmadığı ifade eden Sarıca, “2016’dan sonra yasalara yerleştirildi ve artık herkese uygulanabilir hale geldi. 10 yıl 9 ay tek başına tutuldu. 2009’da oraya götürülen 5 müvekkil ile sadece hafta içi bir saat görüşebiliyordu. Haftanın 164 saati yine tek başınaydı. Hafta sonu zaten hep tek başına tutuluyordu. Disiplin cezaları ise 2018’de yürürlüğe girdi. Sayın Öcalan bu cezalarla karşılaştığında, itirazlarda bulunuyor. İmralı’daki hukuksal gelişmelerde hiçbir bilgi yok. UYAP sistemi kapalı, evrak yok, disiplin kurulu kararları, tarihleri ve esas numaraları yok. Biz avukatlık mesleğimizi yürütemiyoruz. Tüm bu baskı uygulamalarına rağmen Sayın Öcalan’ın iradesi kırılamadı. İradesini kıramadıkları için bu tecridi daha ileriye taşıdılar. Mutlak iletişimsizliğin ağırlaştığı, hiçbir şekilde haber alamadığımız bir durumdayız. Adada kalan hiçbir müvekkilimizden haber alamadık. Türkiye, BM insan haklarının tedbir kararına uymuş değil. Sayın Öcalan’dan 33 aydır hiçbir haber alamıyoruz. Buna karşı çıkmak hem demokrasi hem de insanlık adına bir önem taşıyor.”
 
‘İMRALI SİSTEMİ TÜM CEZAEVLERİNDE UYGULANIYOR’
 
ÇHD Genel Merkez Yöneticisi avukat Güçlü Sevimli, siyasi tutsakların ağır işkence ve hak ihlallerine maruz kaldığını dile getirdi. Sevimli, “Abdullah Öcalan’ın bir ada hapishanesinde tutsak edildiği ve dünyada da eşi benzeri çok az görülen bir sisteme 90’lı yılların başında geçildi. Özel bir statünün de hapishanede yaratıldığını görüyoruz. Kişiye özel bir adada, tamamen insan haklarına aykırı bir modele bu tarihte geçildiğini biliyoruz. Bir sene sonra da bütün ülke çapında infaz modelinin tamamen değiştirildiği bir döneme geliyoruz. 19 Aralık 2000 tarihi, 20 ayrı cezaevinde çok kanlı bir operasyon gerçekleştiriliyor. Bir bütün olarak ceza infaz modeli tamamen değişerek, infaz modeline geçildiğini görüyoruz. Tüm siyasi tutsakların koğuş tipinden tecrit tipine geçirildiğini görüyoruz. Bu infaz modeli hala bugün yürürlükte” dedi.
 
ÜÇÜNCÜ YOL’UN ÖNEMİ
 
“Tecridin Siyasi ve Toplumsal Sonuçları” başlığı ile sunum yapan HDK Eşsözcüsü ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek de, “Tecrit yalnızca Sayın Öcalan’a yönelik uygulanmıyor, bir bütün halka dönük” sözleriyle konuşmasına başladı. Çiçek, “Bu toprakların tarihe iz bırakmış ve kaderi değiştirecek bütün direniş dinamiklerine dönük Sayın Öcalan’a saldırılıyor. Tecrit konusundaki ısrar ve devletin sonuç alması durumu, Türkiye’de iki egemen ana akım siyasete ilelebet teslim olmasıdır Türkiye ve Kurdistan’ın. Üçüncü Yol bu anlamda önemli. Tecridin sonuç alması, Üçüncü Yol mücadelesinin bu iki ana akımın karşısında kaybetmesidir. Sayın Öcalan şahsında geliştirilen tecrit, politikası bugün itibariyle tüm dünya şahsında bir ulusal mücadele formu olarak görülse bile sosyalist ve bütün yapıların ideolojik olarak tasfiyesine dönük de bir girişimdir” diye konuştu. 
 
Panel, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.
 
 

Diğer başlıklar

19/12/2023
16:29 Eski hastane binasında yangın çıktı
16:20 Taybet Ana vurulduğu yerde anıldı: İnkar ettiğiniz Kürtler bugün her yerde
16:09 Yüksekdağ: Kürtlerin davasına sahip çıkmak bize Denizlerin vasiyetidir
15:04 ‘Talebimiz kabul edilene kadar nöbeti sürdüreceğiz’
14:36 Mereş Katliamı için devletten özür talep ettiler
14:18 Sağlık emekçileri ödeme yapılmazsa iş bırakacak
14:17 Kürkçüler Cezaevi'nde hasta tutsakların tedavi hakkı engelleniyor
14:01 '19 Aralık’ı unuttuk sanılmasın!'
13:59 Gazeteci Kaya’nın duruşması ertelendi
13:32 Tecavüz faili korucuya 24 yıl hapis cezası
13:11 İSİG: 10 yılda 364 tekstil işçisi yaşamını yitirdi
12:58 Yüksekdağ: Bu davanın savcısı da yargıcı da biziz, siz hesap vereceksiniz
12:52 Seçimlere katılım oranı Kerkük’te yüzde 65'i buldu
12:50 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için başvuru
12:07 DEM Parti’den ‘19 Aralık’ mesajı: Tecrit sistemi yeni bir boyut kazandı
11:33 DEM Parti batıda aday çıkarılacak 27 ilçeyi açıkladı
10:11 Halide Türkoğlu: Kobanê Davasını kabul edenler insanlığa karşı suç işledi
10:09 Bölge kentlerindeki intiharların nedenleri: Bilinçli yoksullaştırma, gözetim ve kontrol pratikleri
09:52 Gazeteci Süleyman Ahmet’ten 56 gündür haber alınamıyor
09:48 'Abdullah Öcalan’a özgürlük' talepli açlık grevi 23’üncü gününde
09:29 Prof. Dr. Biçer: Uzun süreli tecrit işkencedir
09:22 Botanlı kadınlar: Hepimizin ses çıkartması ve direnmesi gerekir
09:21 Amed'te petrol için 'acele kamulaştırma' kararı: Yeraltı suları tehlikede
09:19 Kayyım AKP çalışmalarında!
09:16 Karadeniz'de talan sürüyor: 8 günde 25 ÇED duyurusu
09:13 Gençlik kongresinin gündemi tecrit ve özel savaş politikaları olacak
09:12 Ayşe Gökkan: Nerede olursam olayım mücadeleme devam edeceğim
09:10 Şeyh Said tartışması: Kürtler değerlerine sahip çıktı
09:08 Colemêrg'te 3 yere 4 bin 799 'seçmen' kaydırıldığı tespit edildi
09:04 Depremzedeler kışı evsiz geçirecek
09:01 19 ARALIK 2023 GÜNDEMİ
08:53 Kırmızı bültenle aranan 3 suç örgütü yöneticisi Türkiye’de yakalandı
08:30 Çin’de deprem: 111 kişi yaşamını yitirdi, 220 yaralı
00:01 Gümüşhane ve Erzincan’da deprem
18/12/2023
23:49 MLSA’dan bu haftanın ‘gazetecilik davaları’ takvimi
21:45 Şeyh Said posteri Sêrt’te de açıldı
21:18 DEM Partili Demir: Kurdistan’ın ekonomik olarak geri bırakılması resmi politikadır
21:13 Birdal: Kürt sorununun çözümü için açlık grevindekilerin sesi olalım
21:06 KESK Sêwereg Temsilciliği’nden 28’inci yıl kutlaması
20:57 İYİ Partili Öztürk, ‘Boynumu vursanız anadile müdahale etmem’ sözleri ardından divanı terk etti
20:21 Irak'taki seçim sonuçları yarın açıklanacak
19:38 Önder’den İYİ Partililere ayet ile yanıt: Dilleriniz de Allah’ın ayetidir!
18:39 Kobanê Davası: TEM raporu savcıya talimat niteliğindedir
17:46 DEM Partili vekiller: Kurdistan’da yapılan yollar kalekollara çıkıyor
17:38 Gazze’de 19 bin 453 kişi öldürüldü
17:18 DEM Parti Êlih Gençlik Meclisi’nden açlık grevlerine pankartlı destek
17:12 Yaşamını yitiren Günana toprağa verildi
16:59 Mısır’da seçimleri üçüncü kez El Sisi kazandı
16:35 Kürt Yayıncılar İnisiyatifi’nden program aksaklığına ilişkin açıklama
16:31 CHP'li Karalar: Belediyelerimizde kanuna aykırı asla bir şey olmaz
16:23 DEM Parti batı kentleri için kararını verdi
16:09 İslam ve Kürtler paneli: İslam'ın kadınlara verdiği hakları erkekler kısıtladı
16:03 DEM Parti vekillerinden AKP’li vekile Öcalan tepkisi
15:47 Asgari ücret toplantısı: Rakam çıkmadı
15:37 Seçilmişlerden Êlih kayyımına hodri meydan!
15:20 Yılmaz Erdoğan'ın dizisine tepki: Katledilen kadınlardan da mı utanmadınız?
15:11 'Ortak mücadele ile sonuç alana kadar nöbette olacağız'
15:08 TBB'den Özak işçilerine destek
14:13 78’liler Girişimi: Aralık ayı katliamlarını unutturmayacağız
13:29 Zap ve Metîna 53 kez yasaklı patlayıcılarla bombalandı
13:18 Açlık Grevleri İzleme ve Takip Koordinasyonu: İktidar harekete geçmeli
13:02 Köpekli işkence davasında polise beraat
12:51 İki hasta tutsak açlık grevinde: Bugün değilse ne zaman?
12:16 Gazeteci Sıddık Güler tutuklandı
11:52 DEM Parti MYK toplandı
11:44 Serhat’ta kar yağışı: Yüzlerce köy yolu ulaşıma kapandı
11:00 Kadın tutsaklar: Her yeri İmralı’daki direniş alanına dönüştüreceğiz
10:41 DEM Parti açıkladı: 11 ayda 2 bin 906 gözaltı, 319 tutuklama
10:26 Xwebûn 'Dünya Öcalan'ı okuyor' manşetiyle çıktı
10:24 Meksika’da partiye silahlı saldırı: 12 ölü
10:22 Tutukludan Meclis'e mektup: Müdür tayin için PKK'li tutsakların koğuşuna 'paket' attırdı
10:12 8 yıl önce katledilen Taybet Ana'nın eşi: Mücadele sürüyor
10:04 Mezopotamya Kitap Fuarı'nda Aram Yayınevi'ne yoğun ilgi
09:50 Irak'ta İl Genel Meclisi seçimi başladı
09:25 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 55 gündür haber yok
09:24 Tutsakların eylemi 22'nci gününde
09:06 'Abdullah Öcalan’ın durumunu merak ediyoruz'
09:03 Kilyos’ta kaldırıma gömülen cenazeler 6 yıldır ailelerine verilmedi
09:02 23 yıl geçmesine rağmen tek bir sorumlu ceza almadı
09:00 Mereş Katliamı: 45 yıla rağmen travma devam ediyor
09:00 18 ARALIK 2023 GÜNDEMİ
08:27 CHP’li belediyeye baskın
00:07 Yalova’da 4 büyüklüğünde deprem
17/12/2023
22:54 DEM Partili gençlerden açlık grevlerine destek yürüyüşü
22:28 Hindistan’da fabrikada patlama: 9 ölü, 3 yaralı
20:32 Agrobay işçilerinin direnişi 4'üncü ayında
20:21 Kürt liderlerinin posteri Wan Kalesi’nde
20:12 Bodrum'da Adalet Nöbeti 3'üncü gününde
20:07 Korucuların yaraladığı Gün ikinci kez ameliyat oldu
18:03 MEB Bakanı’na tepki göstererek Jineoloji Dergisi verdi
17:53 Cupolo’dan işgal tepkisi: Kürt topraklarından çekilin
17:28 DEM Parti’li Sayyiğit: Kürtçe kırmızı çizgimizdir
16:55 Buğday çukuruna düşen işçi hayatını kaybetti
16:50 Kayyım atanan belediyenin önünden seslendiler: Geri alacağız
16:46 DEM Parti Gençlik Meclisi kongre çağrısı için bildiri dağıttı
16:37 Hatimoğulları: Kent Uzlaşısı stratejisini batıda da hayata geçireceğiz
16:24 Gençler Adalet Nöbeti'nde
16:01 Ekonomik kriz ve bütçeye dair 11 talep
15:15 İHD ve TİHV'den 'İnsan Hakları Nöbeti' eylemi
15:14 Mezopotamya Kitap Fuarı 2’nci gününde: ‘Bîrgeh’ tartışıldı
14:55 Bütçe görüşmeleri: İktidarın kadınlara tek vaadi 'yok saymak' olmuştur
14:42 Şeyh Said’in hedef alınmasına tepki: Haddinizi bilin
14:19 Riha’da DEM Parti’den aday adaylığı açıklaması
13:39 Bakırhan'dan seçim mesajı: Güç birliğine açığız
12:50 İsrail, Gazze'de Hristiyanların sığındığı kiliseye saldırdı
12:16 İrmez: Tecrit kaldırılmalı, başka yolu yok
11:55 DEM Parti sonuç bildirgesi: Kent Uzlaşısı ile halklar yönetecek
10:58 Amed'te göz gözü görmüyor!
10:32 Libya'da göçmen teknesi alabora oldu: 61 kişi kayıp
10:01 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 54 gündür haber alınamıyor
10:00 Tutsakların 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' eylemi 21'inci gününde
09:32 Bazı kentler için yağış uyarısı
09:31 Jin dergi ‘Bugünler çıkmayacak aklınızdan’ manşetiyle çıktı
09:17 DEM Parti adaylarını ne zaman açıklayacak?
09:12 Tutsakların Abdullah Öcalan’a yazdığı mektuplara el konuldu
09:11 Kayyım hem bakanlığa hem de emniyete yanlış bilgi verdi
09:06 DEM Partili kadınlardan 3 dilde aday adaylığı çağrısı
09:04 4 aylık bebeğiyle ‘özgürlük’ talepli eylemde
09:02 DBP'li Gürbüz: Demokratik bir ortam için tecrit kaldırılmalı
09:00 17 ARALIK 2023 GÜNDEMİ
07:43 Kürt büyüklerinin pankartı bu kez Manisa'da asıldı
07:37 KYK'de yine asansör düştü
16/12/2023
23:37 CPJ: 7 Ekim’den bu yana 64 gazeteci öldürüldü
22:18 Amed'de tüm uçuşlar iptal edildi
22:10 Amed Kitap Fuarı’nda yazar Berken Bereh'e engel
22:00 İçişleri ile Sağlık Bakanlığı bütçeleri Meclis’ten geçti
21:29 Gözaltına alınan DEM Gençlik Meclisi üyeleri tutuklandı
20:41 Rihalı gençler Kürt büyüklerinin fotoğraflarını astı
20:06 Yasak tanımayan MKM’den iki konser
19:03 İzmir’de İnsan Hakları Haftası kapsamında yürüyüş
18:45 Beştaş: Abdullah Öcalan milyonların iradesidir, sayın demeye devam edeceğiz
18:25 DEM Parti PM toplantısında 'Kent Uzlaşısı Komisyonu' kararı
18:14 Varli: Kayyımlar gidecek, halkın iradesi kalacak
17:30 İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmesi: AKP, Türkiye’yi suç üssü haline getirdi
17:14 Mezopotamya Kitap Fuarı kapılarını açtı
17:09 Gergerlioğlu’ndan AKP’li Kürt milletvekillerine: Hiç mi kanınıza dokunmuyor?
16:53 Buldan: HEP ile başladık, DEM ile buradayız
16:37 Çiftyürek: Filistin’deki savaşın asıl odağı Kurdistan’dır
16:31 Leyla Güven Sincan Cezaevi’ne nakledildi
16:17 Adalet Nöbeti: Eylem karşılık buluncaya kadar sürecek
16:00 Ferit Şenyaşar 'Hak ve Adalet Mücadelesi' söyleşine konuk oldu
15:36 İzmir'de deniz seferleri iptal edildi
15:35 Mevsimlik tarım işçiliği tartışıldı: Sorun ve çözüm Kürt meselesiyle paralel
15:25 Av. Sarıca: Öcalan’ın iradesini kıramadıkları için tecridi daha ileriye taşıdılar
14:56 Ankara’da Özak Tekstil işçilerine destek
14:44 F Oturumu: Tutsakların yaşam hakları korunsun
14:42 Demokratik Modernite çalışanına hapis istemi
14:32 İHD, kaybettirilen ve katledilen 8 kişinin faillerini sordu
14:30 ‘Sıvı mama ile beslenen ağır hasta tutsak Filiz tahliye edilsin’
14:08 KESK Amed Şubeler Platformu: Mücadelemiz sürecek