Bir özsavunma hikayesi

img
İZMİR - Kendisini taciz eden ve tecavüz etmekle tehdit eden erkeğe karşı özsavunmada bulunduğu için tutuklanan Sevde Ünal, "Özsavunmayı bilmek bizi güçlü kılar. Özsavunma haktır, engellenemez, yargılanamaz" dedi. 
 
Kadına yönelik şiddetin en ağır biçimlerinin yaşandığı ülkelerden biri olan Türkiye’de, erkek şiddetine karşı önemli bir mücadele yöntemi olan özsavunma bilinçli bir politikayla “suçlu” ilan ediliyor. Kadınlar, yaşamlarına sahip çıktıkları için yıllara varan hapis cezalarıyla cezalandırılıyor. En son Kocaeli'de 2018 yılında kendisini taciz eden erkeğe karşı özsavunmada bulunan Mor Dayanışma üyesi Sevde Ünal, 1 Şubat’ta tutuklanırken, taciz faili hakkında Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan şikayet ise “takipsizlik” kararıyla sonuçlandı. 
 
Avukatların itirazı üzerine denetimli serbestlikle 12 Şubat’ta tahliye olan Ünal, özsavunma ve yargının tutumuna dair sorularımızı yanıtladı. 
 
Sevde Ünal'ı özsavunmada bulunduğu için tutuklanmasıyla tanıdık. Öncelikle kendinizden bahseder misiniz? 
 
17 Şubat 1997 tarihinde Manisa’nın Salihli ilçesinde doğdum. Henüz 16 yaşında evlenmek zorunda bırakılmış bir kadın annem Ayşe Gül. Kardeşlerim Sahra ve Naz ile bu şehirde büyüdük. Milyonlarca kadın gibi erkek şiddetine, çocuk yaşlarda önce baba tarafından maruz kaldık. Bu şiddetten kaynaklı üç bel ameliyatı geçirdiğimi, sonrasında belime dört platinle mekanik bir kelepçe takıldığını belirtmeden geçmek istemem. Şiddetin içine doğdunuz bir evde, daha çocuk yaşlarda ‘Her gün bu yaşadığımı arkadaşlarım yaşamıyor, demek ki bu normal değil, kendimi savunmalıyım’ diyebiliyorsunuz. Daha o yaşta ilk karşı dikildiğim erkek şiddeti, baba şiddetiydi. Sonra babamızın ölümüyle derin bir ‘oh’ çektiğimi ve ‘kurtulduk’ diye hissettiğimi çok net hatırlıyorum. Fakat peşi sıra gelecek sorunlardan, dört kadın olarak atıldığımız hayat mücadelesi içerisinde yaşayacaklarımızdan, erkek-devlet şiddetinden bihaberdim.  Maddi zorluklarımızdan ötürü 14 yaşında ‘çocuk işçi’ sıfatımla göreceğim bir diğer şiddet sarmalı ise iş hayatında olacaktı. Bir çocuk olarak çalışma yaşamında maruz bırakıldığınız şiddet türleri, ağır çalışma koşulları, türlü türlü haksızlıklar. Üç kuruşa hiçbir can güvenliğiniz olmadan çalıştırılmanız da cabası.
 
Dokuz Eylül Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ile Anadolu Üniversitesi Fotoğrafçılık ve Kameramanlık Bölümü öğrencisiyim. Aynı zamanda Mor Dayanışma Kadın Derneği üyelerinden biriyim. Dört yıldır derneğimizde kadınlarla buluşuyor ve mahallelerde çalışmalar yapıyorum. Bir yandan flüt çalıyor, müzik alanında kendimi geliştirmek için çalışmalarıma devam ediyorum. Müziği seviyorum, onun emekçisi, dinleyicisi olmaktan da aşırı keyif alıyorum. Aslına özetleyecek olursam Sevde, çalışmaktan keyif aldığı her alanın öznesi diyebilirim.
 
Sözlü ve fiziki tacizin ardından küfür ve tecavüz tehditleriyle üzerime gelince özsavunma son şansımdı. Bu erkeğin önceden de bir kadını alıkoymaktan sabıkası varmış. O an tek düşündüğünüz, kendinizi ve canınızı kurtarmak bu nedenle özsavunma cezalandırılmamalıdır.
 
1 Şubat’ta tutuklanmanıza gerekçe gösterilen özsavunma olayı nasıl gelişti, o gün neler yaşandı? Değinebilir misiniz? 
 
Olay, 2018 yılında yaz tatilinde arkadaşlarımı görmek için gittiğim İzmit’te yaşandı. Gece yarısı eve dönmek istediğimizde önce sözlü, sonrasında fiziki tacize maruz bırakıldım. 6-7 kişilik ve muhtemelen uyuşturucu içtiklerini düşündüğüm erkek grubu, bağırıp yardım istememizle gözü dönmüş bir şekilde önce arkadaşıma saldırdı. ‘Taciz var, yardım edin’ feryatlarımla iyice gözü dönen tacizci erkek, öldürme tehditleriyle üzerime doğru gelmeye başladı. Arkadaşımı, çoktan alaşağı etmiş, yerde 4-5 kişi tekmeliyordu. O anda üzerime öldürmek için geldiğini söyleyen ve uyuşturucu etkisinde olduğunu gözlerinden anladığım erkek ise, küfür ve tecavüz tehditlerini yağdırmaya başladı. Kendimi korumak için yanımda bulduğum bir cam şişeyi üzerine doğru atmak o anki son şansımdı. Bugün hala o camın varlığına şükrediyorum, diyebilirim. Daha sonra bu erkeğin önceden bir kadını alıkoyma sabıkası olduğunu öğrendim. Yapıca iri ve gözü dönmüş bu erkeğe fırlattığım camın bir parçası gözüne girmiş ve sol gözünde görme kaybına, yüzünde ise yara izine sebebiyet vermiş. O an tek düşündüğünüz, kendinizi ve canınızı kurtarmak olur. Tam da bu nedenle özsavunma cezalandırılmamalıdır.
 
Bunca dehşeti yaşatan şahıs hakkında yaptığınız şikayet ‘takipsizlik’ kararıyla sonuçlanırken, kendini savunmak zorunda bırakılan siz cezalandırıldınız. Buna dair neler söylemek istersiniz? 
 
Yaşadığım tacizle ilgili şikayetçi oldum fakat erkek-devlet şikayetime ‘takipsizlik’ kararı verdi. İtirazımızda kabul görmedi ve tacizci hakkında dava dahi açılmadı. Onun yerine ben ceza aldım ve tutuklandım. Son bel ameliyatımda yapılan hata sebebiyle olan engelli kimliğim infaz sürecinde dikkate alınmadı. Zaten üst sınırdan değerlendirilerek verilen 9 yıl 5 ay hapis cezası yapılan indirimlerle 5 yıl 7 ay 15 güne düşürüldü. Yargıtay da bunu onadı. Avukatım cezanın 2 yıl 8 ayını bulunduğum kurumda tamamlayabileceğimi teslim olmamdan önce bildirmişti ve bunu kabullenerek cezaevine girdim. Sorularınızı evimde cevaplayabiliyorsam dosyamı son değerlendiren infaz savcısı vesilesiyledir. Fakat yine de şunu unutmamak gerekir, beraat ile değil denetimli serbestlikle serbest bırakıldım. Hem karar, hem de 11 gün cezaevinde tutulmam hukuksuzdur. Erkek-devlet bilmelidir ki davamın sonuna kadar takipçisi olacağım. 'Geç gelen adalet, adalet değildir’, suçum yok, suçumuz yok. Özsavunma uygulayan bir kadın olarak şunu hepimiz adına söylemek istiyorum; istiyorlar ki zararı biz görelim. Şiddete, tacize, tecavüze maruz bırakılsak da susalım. ‘Erkektir, yapar’ diyelim. Ama bilinmelidir ki erkek yapamaz, kadın da susmaz, susturulamaz. 
 
Büyük resme baktığımızda asıl problem egemen erkeklik ideolojilerin hakimiyeti. Sistemin kendisi ortadan kalkmadığı müddetçe salt caydırıcı cezalarla erkek şiddetinin ortadan kalkmayacağını  görmek gerekir. 
 
Türkiye'de daha önce de özsavunmada bulunmak zorunda bırakılan kadınlara müebbet hapis cezaları verildi. Hatta bu cezalar yüzünden ülkeyi terk edenler oldu. Yargının bu tutumu özsavunmanın önünü almaya dönük politik bir tutum mudur? Ne düşünüyorsunuz? 
 
Elbette, önünü almak olarak değerlendiriyorum. Az önce açtığım konuyu burada derinleştirmek istiyorum. Tamamen erkek egemenliği merkezine almış ve uygulayan yargı, bu konuyla ilgili bize türlü emsaller gösterdi. Evde, iş yerlerinde en yakınları veya benim gibi hiç tanımadığı erkekler tarafından şiddetin türlü türlü biçimlerine maruz bırakılmış ve özsavunma uygulamış kadınları en yüksek sınırdan yargıladı. Yargıya düşen görevin, kadına yönelik uygulanan her türlü şiddete karşı caydırıcı cezalar vermek olduğunu düşünüyorum. Büyük resme baktığımızda ise erkek egemen ideolojilerin hakimiyeti asıl problem. Sistemin kendisi ortadan kalkmadığı müddetçe salt caydırıcı cezalarla erkek şiddetinin ortadan kalkmayacağını da görmek gerekir. Asıl problemin kendisini ortadan kaldırmadan onun doğurduğu problemlere çözüm bulmak gayri kafi bir bakış olacaktır. Bu da resmi bütünlüklü görmemizi engelleyecektir. Oysa büyük resimde görmemiz gereken; köklü tarihleri olan bazı sistemlerin, kapitalizm gibi çürümüş bir sömürü düzeninin kocaman ve en güçlü ayaklarından birinin kadınların ücretsiz ev içi emeklerinden beslendiği, bu emeklerle gün geçtikçe fakirleştiğimiz dünyada bir avuç zenginin her dakika servetlerine servet kattığıdır.
 
Şiddete karşı önemli bir mücadele yöntemi olan özsavunma, ‘fiziki saldırı’ya büründürülerek,  topluma ‘suç’ olarak lanse ediliyor. Özsavumada bulunan bir kadın olarak sizden dinlemek isteriz; özsavunma nedir, kadınlar için neden hayati önem taşıyor?
 
Üyesi olduğum Mor Dayanışma Kadın Derneği’nde fiziki özsavunma için ‘savunma sanatları’ alanında uzman hocalar ders veriyor. Saldırı anında savunma materyalleri fikirlerini birlikte genişletiyor, saldırganı etkisiz hale getirmek için türlü teknikler öğreniyoruz. Duygusal özsavunma için ise ‘şiddet ve türleri’ konulu atölyeler düzenliyor, psikolog yoldaşlarımızla yaptığımız buluşmalarda hem psikolojik direncimizi güçlendiriyor hem de şiddet biçimlerini kapsamlı biçimle tanıyoruz. Yine bu atölyelerde şiddete vermemiz gereken tepkileri birlikte öğreniyor ve birlikte tartışıyoruz. ‘Ürkütücü’ olmadığı gibi şarttır, en net biçimiyle ise bilmek ve uygulamak hayatidir. Özsavunmayı bilmek bizi hem daha güçlü kılar hem de daha güçlü hissettirir. Artan erkek şiddetinin nerede ve ne şekilde karşımıza çıkacağını bilemiyoruz. Belki en çok karşılaştığımız biçimiyle en yakınlarımız tarafından maruz bırakılabiliriz, belki hiç tanımadığımız erkekler tarafından bir anda sokakta. Salt 'şiddet buradadır’’ diye bir kanı yok. Her an her yerde olabilir ve o an geldiğinde özsavunma hayati bir önem taşıyor. Keşke öğrenmek zorunda olmasak ve gereklilik hayati bir önem taşımasa fakat ne yazık ki yeri ve zamanı belli olmayan bir şiddet cenderesinin içine hapsolmamak, bu cenderenin doğuracağı sonuçlara maruz kalmamak için her kadın bu konuda kendini derinleştirmelidir. Şiddet bir türlü veya sadece fiziki değildir. Ekonomik, dijital, duygusal, cinsel şiddet biçimleri var. Okumalarımızla, konuyu kendi içinizde kavradıkça ‘bu da mı şiddetmiş?’ diyeceğimiz çok örnek oluyor. 
 
Ev kadını, çocukların annesi, birinin eşi yahut birinin kız çocuğu gibi sıkıştırılmak, hapsedilmek istendiğimiz yerlere ait değiliz. Birleşmeliyiz; bir arada olalım ki dikilebilelim şiddetin karşısına. Karanlığa karşı ışığı birlikte büyütelim. 
 
Ülkede şiddetle baş başa olan binlerce kadın var, bu kadınlara özsavunma eksenli bir mesajınız var mı? 
 
Şiddetin her türlüsüne daha çocuk yaştan maruz bırakılmaya başlanmış bir kadın olarak söyleyebilirim ki; biz kadınlar hapsedilmek istendiğimiz yerlere ait değiliz. Ev kadını, çocukların annesi, birinin eşi yahut birinin kız çocuğu gibi sıkıştırılmak istenilen sıfatlara hiç ait değiliz. Bu sıfatlardan herhangi birini taşımak yalnız ve yalnızca bizim kararımız dahilinde olmalı ve buna sadece biz karar verebilmeliyiz. Benim hayat mücadelem bunun üzerinedir. Şiddetin biz kadınlar üzerinde bıraktığı fiziksel, ruhsal yıkıntının ne demek olduğunu ‘hikayemden de anlaşılacağı üzere’ iyi bilen bir kadın olarak çok net biçimde söyleyebilirim ki; atlatabilmek, tedavi edebilmek, ‘geçti’ diyebilmek, mümkün değil. Ruhumuzda açtığı yaraların pansumanı mümkün, tedavisi mümkün değil. Size verdiği hasarları, gülüşlerinize verdiği büyük değişimleri görmemek mümkün değil. Yaşama bakışınıza, onun içinde bulunan insanlara, hayata ve tabii mutluluk kavramına, hakka, haksızlığa, bakışınızı değiştirmemesi mümkün değil. Hep söylerim bir kadın başka bir kadının ruhunda açılan bu derin izleri gözlerinden tanır. Tam da bu nedenle ‘kadın, kadının yurdudur’. Biz kadınlar birleşmeliyiz, bir arada olmalıyız ki sayıca çok daha kalabalık dikilebilelim şiddetin karşısına. Birleşmeliyiz ki içimizde belki de sönümledikleri ya da bunun için çabaladıkları gücü tekrar ve tekrar alevlendirebilelim, görebilelim. Her yerden ve her biçimde gelen şiddetin karşısında etten bir duvar örebilelim, gücümüzü birlikte anımsayabilelim, karanlığa karşı ışığı birlikte büyütelim. Özsavunma haktır, engellenemez, yargılanamaz. Onlar gidecekler, biz kadınlar vardık, varız, var olacağız.
 
YARIN: Eril medyaya karşı mücadelede kadınların sesi
 
MA / Semra Turan

Diğer başlıklar

00:32 Ankara’daki protestoda çok sayıda gözaltı
00:22 Özgür Özel: Türkiye İttifakı ile kazandık
00:09 Gazeteci Yağız Barut gözaltına alındı
00:04 Saraçhane protestosu 6’ncı günde: Kurtuluş yok tek başına
24/03/2025
23:38 Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock'tan İmamoğlu paylaşımı
23:10 Eğitim Sen’li akademisyenlerden boykot kararı
23:03 Silopiya'da ‘Rapora Vira’ya yoğun ilgi
22:36 Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısı Avustralya Parlamentosu’nda hatırlatıldı
22:28 Ebex'te şüpheli kadın ölümü
21:35 Erdoğan, CHP’nin ön seçimine ‘komedi’ dedi
20:55 Besê Hozat: ‘Umut Hakkı’ sağlanmalı, yasal düzenlemeler yapılmalı
20:46 Nasır Yağız tutuklandı
20:30 59 barodan ortak açıklama: Boyun eğmeyeceğiz
19:39 MA’nın Instagram hesabına erişim engeli
19:19 Boykottaki öğrencilere ırkçı saldırı
19:07 IPI: Saldırılar medya özgürlüğüne yönelik ciddi bir gerilemedir
18:01 BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen tahliye edildi
17:50 Ankara Valiliği, Kızılay ve ODTÜ’ye ulaşımı durdurdu
17:45 İzmir’de 104 kişi serbest
17:40 Kuzey ve Doğu Suriye’deki gençlerden ‘Anayasa Taslağı’ protestosu
17:24 Hesekê’ye SİHA saldırısı: 1 yurttaş katledildi
17:16 Mısır'dan İsrail-Filistin arasında ateşkes için yeni teklif
17:06 Kabine toplandı
16:32 bianet’in X hesabına erişim engeli
16:14 Ankara'da 3 öğrenciye ev hapsi
16:11 Belucistan’da eylemler sürüyor
15:58 Gözaltındaki avukat açlık grevinde
15:56 Gazze'de bir haftada 730 kişi katledildi
15:56 İHD'den Mansur Yavaş hakkında suç duyurusu
15:43 Elektrik akımı davasında 2 tahliye
15:37 Cizîr'de bir kadın katledildi
15:34 DEM Parti Sözcüsü: Herkes Öcalan ile görüşebilmeli
15:32 AKP'den 'Yenigün Bayramı' kararı
15:10 Kuzey ve Doğu Suriye kadın hareketlerinden yeni hamle
15:09 İmamoğlu'ndan mesaj: Dirayetliyiz
15:08 DFG'den 5 günlük basın ve ifade özgürlüğü bilançosu
15:03 CHP'nin olağanüstü kurultayının iptali için başvuru
14:33 İran ve Rojhilat'ta 15 kadın katledildi
14:07 Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne soruşturma başlatıldı
13:57 'Hayata Dönüş'te 194 askere ceza istemi
13:56 Sakiro köyüne bombardıman
13:51 Solaklı'da HES için tekrar ÇED süreci başlatıldı
13:50 9 avukat gözaltında
13:46 5 günde bin 133 kişi gözaltına alındı
13:35 Birçok üniversitede okul boykotu: Cebeci'de öğrencilere ırkçı saldırı
13:05 Kayyım atanan Şişli Belediyesi'nde başkan yardımcıları istifa etti
12:49 Beyoğlu'nda yangın
12:42 DEM Parti ve DBP'den Federe Kürdistan Bölgesi'ne ziyaret
12:28 Amed’den Amara’ya yürüyüş yapılacak
12:24 ABD ve Rusya ateşkes için bir araya geldi
12:14 İki günde bin 45 saldırı
12:08 DFG ve MKG: Gazeteciler derhal serbest bırakılmalı
11:53 DEM Parti MYK toplandı
11:45 Amasra Maden Katliamı davasında sanıklara ödül gibi ceza
10:58 Konya Newrozu: Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü sağlanmalı
10:50 Yemen’e saldırı: 1 ölü, 13 yaralı
10:43 Kayyım 'Kadın Kütüphanesi'ni protokol gemisine dönüştürdü
10:30 HDP'li Yağız Türkiye'ye teslim edildi
10:01 İstanbul Valiliği'nden Newroz Tertip Komitesi'ne suç duyurusu
09:23 Gözaltına alınan Beluc kadınlardan haber alınamıyor
09:16 Protestolar gece boyunca sürdü: Polis şiddeti kameralara yansıdı
09:02 ‘Halk çağrıyı sahiplendi, iktidar bunu görmezden gelemez’
09:00 24 MART 2025 GÜNDEMİ
08:45 Kayyım atanan belediye sayısı 13'e çıktı
08:06 İstanbul ve İzmir'de ev baskınları
07:57 Birçok gazeteci gözaltına alındı
07:55 Adana'da çok sayıda kişi gözaltına alındı
00:14 Ankara’da polis saldırısı: Plastik mermi ve gaz fişeği kullanıldı
23/03/2025
23:59 Lübnan’da Newroz kutlaması
23:51 Avrupa’da Newroz coşkusu sürüyor
23:18 Özgür Özel'den Mansur Yavaş özürü
23:09 İmamoğlu'ndan cezaevinden ilk mesaj
22:33 Öğrencilerden Ankara'da kitlesel protesto
21:48 TBB Başkanlığına Zeydan Karalar getirildi
21:45 Avukatlar şiddete karşı emniyet müdürlüğüne yürüdü
20:13 ÇHD’nin X hesabına erişim engeli
19:00 İstanbul Newroz’u irade beyanı ve Öcalan’ın çağrısının sahiplenme buluşması oldu
18:34 İBB ve Beylikdüzü'nde başkanvekilleri 26 Mart’ta seçilecek
17:11 İmamoğlu görevden uzaklaştırıldı, Şişli'ye kayyım atandı
17:10 Cûdî Dil ve Kültür Derneği kuruldu
17:03 İstanbul Newrozu sonrası yürüyüş
16:39 Özel: Ortak mücadele aynı kararlılıkla devam edecek
Bakırhan: Türkiye'nin ihtiyacı tutuklama değil, demokrasidir
16:30 Tülay Hatimoğulları: Mücadele haktır
16:13 İstanbul'da görkemli Newroz sona erdi
16:01 Sebahat Tuncel: Umut var, barış için kendimize güveniyoruz
15:56 Yerine kayyım atanan eşbaşkan: İstanbul'da darbe yaşandı
15:55 Antalya’da özgürlük Newroz’u: İktidar adım atmalı
15:52 Newroz kutlamalarında ortak talep: Abdullah Öcalan'a özgürlük
15:27 Özel’den İstanbul Newrozu'na mesaj: Özgürlük halayına duracağımız günler yakın
15:22 14 barodan Yavaş'a tepki: Kınıyoruz
15:17 Bayındır: Kürt halkı Öcalan’ın özgürlüğünü görecek
15:06 Bakırhan'dan İmamoğlu tepkisi: 16 milyonun iradesi hapsedilemez
14:55 Ekrem İmamoğlu: Demokrasi meydanlarında sesinizi yükseltin
14:47 İBB soruşturmasında 48 kişiye tutuklama
14:25 Uçar'dan Yavaş'a: Kürt halkının değerlerine laf söyletmeyiz
14:13 Gültan Kışanak: Şimdi Ankara'nın adım atma zamanıdır
14:13 HDK Eşsözcüsü Kenanoğlu: Halk iradesine yönelik darbeye karşıyız
13:43 Abdullah Öcalan'ın sesi Yenikapı’da yankılandı
13:27 Yüzbinler Yenikapı Meydanı'nı doldurdu
13:26 DBP’den tutuklamalara tepki
13:17 Antalya’da 'özgürlük' Newrozu
13:11 Özel: Tek suçu Erdoğan'ı yenmek olduğu için tutuklandı
12:46 Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri: Direnişi büyütelim
12:42 İstanbul’da coşkulu Newroz kutlaması başladı
12:34 Ekrem İmamoğlu'ndan karara ilk tepki: Yenileceksiniz!
12:28 19 merkezde Newroz kutlaması
11:47 Adana'da Newroz halayı
11:43 DBP Eş Genel Başkanları: Kabul etmiyoruz
11:20 Jin derginin yeni sayısı yayında
11:02 Eş Genel Başkanlardan İmamoğlu’nun tutuklanmasına tepki
10:42 CHP'den ilk tepki: Hesabını verecekler
10:12 Ekrem İmamoğlu tutuklandı
10:05 CHP'de cumhurbaşkanlığı oylaması başladı
09:57 Gazze'de 24 saatte en az 32 Filistinli öldürüldü
09:47 İstanbul'da Newroz'a akın başladı
09:46 Hakim gözaltılara itiraz dilekçesini almadı!
09:10 İBB soruşturmasında çok sayıda tutuklama
09:03 MXDŞ Eşbaşkanı: Öcalan’ın çağrısı bizim için esastır
09:02 Oya Yıldırım: Demokratik bir yaşamı inşa etmeliyiz
09:00 23 MART 2025 GÜNDEMİ
07:52 İmamoğlu'nun hakimlik ifadesi tamamlandı
05:17 Özel adliyeye gidiyor
04:49 Barolar Mansur Yavaş hakkında suç duyurusunda bulunacak
04:24 Tutuklama talebi sonrası adliye içindeki barikatlar yıkıldı
03:35 Özgür Özel Saraçhane'ye dönüyor
03:18 İmamoğlu hakkında iki suçlamadan tutuklama talebi
03:14 Ankara’da gençlerden yürüyüşlü protesto
02:50 Tehdit ardından kanallar yayını kesti
02:45 İmamoğlu'nun yolsuzluk soruşturmasındaki ifadesi tamamlandı
02:33 İmamoğlu’nun ‘Kent uzlaşısı’ ifadesi
01:47 Saraçhane'de polis saldırısı
01:35 RTÜK Başkanı’ndan ‘lisans iptali’ tehdidi
00:53 Özel İstanbul Adliyesi’nde
00:20 Newroz coşkusu büyüyor
00:00 Bakırhan: Kent uzlaşısı deyince suç mu oluyor?
22/03/2025
23:46 Özel Saraçhane'den seslendi: İstanbul tarih yazacak
23:10 Hacıahmet'te coşkulu Newroz, Yenikapı'ya çağrı
22:31 4’üncü gününde onbinler Saraçhane'de
22:22 İmamoğlu ve beraberindekilerin savcılık ifadesi başladı
21:59 İmamoğlu için yapılan eylemler sürüyor: Gezi'ye selam, direnişe devam
21:35 Nujiyan Erhan mezarı başında anıldı
21:24 Til Temir’de bomba yüklü dron düşürüldü
21:20 İstanbul Newroz açıklaması: Yarın aynı yer ve saatte kutlanacak
20:49 Valilikten İstanbul için yeni yasaklar
20:31 Baluken: Barışın kapısını açacak olan Öcalan’ın halkıyla buluşmasıdır
19:59 Eskişehir’deki öğrencilerin ifadeleri alındı
19:38 Özgür Özel: Hiçbir yasağa uymayacağız
19:29 İzmir'de gözaltına alınanlar karakolda muayene ediliyor
19:25 'Suriye’de tek çözüm demokratik cumhuriyettir'
19:05 İmamoğlu adliyeye sevk edildi