AMED - Cezaevlerinde yaşanan baskılara dikkat çeken tutsak yakınları, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kalmadan hiçbir sorunun çözülemeyeceğini belirtti.
İmralı Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan 41 aydır haber alınamıyor. Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt sorununun demokratik çözümü için Avrupa’nın 74 merkezinde 10 Ekim 2023 tarihinde eş zamanlı başlatılan kampanyaya siyasi tutsaklar 106 cezaevinden açlık grevi ve boykot ile katılırken, tutsak yakınları ise Adalet Nöbeti eylemleriyle destek verdi.
Eylemlerini çeşitli etkinliklerle sürdüren tutsak yakınları, tecrit kalkmadan hiçbir sorunun çözülemeyeceğini belirtti.
OĞLU VE EŞİ CEZAEVİNDE
Oğlu Antalya Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde, eşi ise Diyarbakır 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Zerin Eken (59), eşi ve oğlunun farklı şehirlerde olmasının kendisini hem maddi hem de manevi anlamda zorladığını söyledi. Eken, “Eşimin tansiyon ve şeker hastalığı var. Zaman zaman unutkanlık da ortaya çıkıyor. Bu durumu gözaltında gördüğü işkenceler tetikledi. Oğlum ve eşimi aynı cezaevlerine getirmeleri için defalarca dilekçe yazdık ama yanıt alamadık. Yıllardır baskı ve zulümle karşılaşıyoruz. Oysa biz sadece davamızın peşindeyiz. Dilimizi, kültürümüzü ve hakkımızı savunuyoruz” dedi.
Siyasi tutsakların 4 Nisan’dan sonra mahkemeleri boykot ederek, telefon ve aile görüşüne çıkmadıklarını hatırlatan Eken, oğlunun ve eşinin da bu eyleme katıldığını söyledi. Eken, “3 ay boyunca oğlumdan ve eşimden hiçbir haber alamadık. Tutsakların talebi, Abdullah Öcalan’ın da her tutsak gibi avukat ve aile görüşünün sağlanmasıdır. Biz de Abdullah Öcalan’ın avukatları ve ailesiyle görüştürülmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı
'ÇÖZÜM TECRİDİN SONLANDIRILMASI’
Diyarbakır 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan İbrahim Çiftçi’nin eşi Hatice Çiftçi, eşinin cezaevine girdikten sonra Hepatit B hastalığına yakalandığını ifade etti. Çiftçi, “Eşim tutuklandığı zaman hepimizi bir odaya kilitleyip eşime hayvanların bulunduğu ahırda işkence yaptılar. Köylülerin yardımıyla eşim askerlerin ellerinden kurtarıldı. Gördüğü işkenceler onda kalıcı hasarlar bıraktı. Şuan sağlık durumundan kaynaklı haftada bir hastaneye gidip kan veriyor” diye belirtti.
Uzun bir süredir Abdullah Öcalan’dan haber alınamadığını anımsatan Çiftçi, “Abdullah Öcalan ve siyasi tutsaklar üzerinde sürdürülen tecrit son bulmalıdır. Tecrit var olduğu sürece Kürtlerin hiçbir sorununa çözüm bulunamayacaktır. Sorunlara çözüm bulunabilmesi içinde Abdullah Öcalan’ın derhal avukatları ve ailesiyle görüştürülmesi gerekiyor” dedi.
'BU ZULÜM DURSUN’
Kürt halkının barış ve özgürlük istediğini ve bunun için mücadele ettiğini vurgulayan tutsak Necla Kızılkan'ın annesi Ayşe Kızılkan da, şunları belirtti: “Savaş istemiyoruz. Bu zulmün durmasını ve cezaevlerindeki tecridin kalkmasını istiyoruz. Bunun için de her daim barış, birlik ve adalet istiyoruz. Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin bir an önce kalkmasını istiyoruz.”