Halkaların Demokratik Kongresi (HDK), "Birlikte yaşamın anahtarı barış ve diyaloğu konuşuyoruz" konulu halk buluşmasını sürdürüyor. Doğu-Güneydoğu Dernekleri Konfederasyonu'nun (DGD) Bahçelievler'in Şirinevler semtindeki binasında gerçekleştirilen toplantıya, HDK Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu, HDK Halklar İnançlar Meclisi üyesi Arife Çınar, DGD Platformu Eş Başkanı Abdülhakim Daş, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Bahçelievler İlçe Örgütü Eş Başkanı Eşref Demir’in yanı sıra Sivil Toplum Örgütü (STÖ) temsilcileri katıldı.

 

İlk olarak söz alan HDK Halklar İnançlar Meclisi üyesi Arife Çınar, sözlerine 2013 yılında Paris’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’i anarak başladı. Arife Çınar, “Kürt kadın mücadelesinde ve Türkiye kadın mücadelesiyle de ortaklaştıran mücadeleye öncülük ettiler. Hem kadın mücadelesinde hem de toplumsal mücadelede önemli rol oyandılar. Bizler de bu mücadeleye devam edeceğimizi, kadınlar olarak da örgütlüğümüzü büyüteceğimizin sözünü vermek istiyorum” diye belirtti.

 

İMZA KAMPANYASI 

 

Arife Çınar, her şarta ve koşulda savaşa karşı barışı konuşmaya devam edeceklerini belirterek bu kapsamda çalışmalarına hız vereceklerinin altını çizdi. 7-8 Şubat’ta Uluslararası barış konferansı düzenleyeceklerini söyleyen Arife Çınar, “Bu noktada bizlere düşen, her kesime barışı anlatarak, barışı toplumsallaştırıp hem Kürt sorunun demokratik çözümü hem de halklar ve inançları arasında örülen duvarı kaldıracağımıza inanıyoruz” diye kaydetti.

 

SURİYE FAKTÖRÜ

 

Ardından söz alan HDK Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu, Suriye’deki gelişmelere değinerek HTŞ’nin Şam’da yönetimi ele geçirmesinin uluslararası güçlerin desteğiyle olduğunu vurguladı. Kenanoğlu, “Kritik soru Kürtlere, Alevilere, Dürzilere ve Hristiyanlara ne olacağıdır. En avantajlı olanlar Kürtlerdir. Fakat Türkiye'nin orayı dağıtmak gibi bir planı var. Suriye’de yarın ne olacağını kestirmek mümkün değil”

 

Kürt sorununda çözüm tartışmalarına değinen Kenanoğlu, Türkiye’nin yeniden müzakere başlatmasının Suriye’deki gelişmelerle bağlantılı olduğuna dikkat çekti. Kenanoğlu, “Geçtiğimiz günlerde DEM Parti heyeti Sayın Öcalan’la görüşme gerçekleştirdi. Yedi madde var ve bu maddelere baktığımız zaman Sayın Öcalan'ın geçmiş pratiklerinden de bildiğimiz çerçeve içerisinde bu işin nasıl çözülmesi gerektiği konusunda, hassasiyetini, dikkatini ve önemini hepimiz okuduk. Sayın Öcalan, ‘muhalefet ve diğer toplumsal kesimler de bu işin içerisinde olmalı’ diyor. Fakat bu süreç diğer süreç gibi olmayacak diyorlar. Biz de diyoruz ki, ‘o zaman Sayın Öcalan'ın olanaklarını oluşturun, o adadan çıkartın, gelsin ve bu süreci daha sağlıklı bir şekilde yürütecek pozisyonda olsun. Serbest bırakın” diye konuştu.

 

BARIŞIN TOPLUMSALLAŞMASI

 

Kenanoğlu, HDK’nin barış için yaptığı çalışmalar dair ise şu ifadeleri kullandı: “Batının en örgütlü gücü HDK olarak, Kasım ayında yaptığımız kongremizde de barışın toplumsallaşmasını amaç olarak belirttik. Bu süreçte barışın toplumsallaştırılmasını mutlaka anlatılması ve kabulünü sağlamamız gerekiyor. Onun için imza kampanyası başlatacağız. Henüz startını vermedik. Bu imza kampanyası laf olsun, imzamı attım meselesi değildir. Bu toplumla temas kurup, savaşın zararlarını anlatacağımız bir çalışma olacaktır. O vesileyle barışın belge niteliğinde desteklenmesi üzerinde kurulu olacaktır. Dernekler olarak siz de barışın toplumsallaşması için paneller yapabilirsiniz. HDK olarak size her türlü desteği vermeye hazırız. Bu sürecin içerisinde kadınların da yer almaları gerekiyor. Çünkü savaşın en büyük mağduru kadınlardır.”