HABER MERKEZİ - İstanbul, Ankara ve İzmir’de hasta tutsakların durumuna dikkat çekilen eylemlerde Sabri Yavuz, İsa Özğan ve Mehdi Boz'un derhal serbest bırakılmaları çağrısı yapıldı.
İnsan hakları savunucular öncülüğünde, 3 kentte hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla eylemler düzenlendi.
ANKARA
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsaklara dikkat çekmek için eylemlerinin 546’ncı haftasında, Ankara’nın Çankaya ilçesinde bulunan Sakarya Caddesi’nde bir araya geldi. İnisiyatif, Sincan 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan 76 yaşındaki ağır hasta tutsak Sabri Yavuz’un durumuna dikkat çekti.
İHD Ankara Şubesi Eşbaşkanı Nuray Çevirmen, Sabri Yavuz’un birçok hastalığının bulunduğunu ve bu hastalıklarla cezaevinde kalmasının mümkün olmadığını belirtti. Nuray Çevirmen, “8 yıldır tutuklu olan Sabri Yavuz’un Hepatit-B, prostat, Apantist, Safra Kesesi hastalıkları bulunmaktadır. 3 yıl önce Silivri 5 Nolu L Tipi cezaevindeyken Devlet Hastanesine kaldırılmış ve ‘hem safra kesesi hem de fıtık ameliyatı olman lazım’ denilerek Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesine sevk edilmiş, 9 gün sonra ‘biz seni ilaçla tedavi edeceğiz’ denilerek 3 ay sonrasına ameliyat için gün verilmiştir. Ameliyat olmayı beklerken, doktorun ‘Hem hasta hem yaşlı, kaldıramaz’ demesine rağmen Sincan’a getirilmiş ve hemen kampüs hastanesine kaldırılmış, apandistinin patlamak üzere olduğu söylenerek hastaneye sevk edilmiş ancak ameliyatlar için işlemler uzamıştır” dedi.
Yavuz’un planlanmış olan safra kesesi ameliyatının uzun süre yapılmadığını, sürekli karın ağrısı ve kusma gibi sorunlarının olduğunu vurgulayan Nuray Çevirmen, “24 Ocak 2024’te bu şikayetler ile hastaneye gitmeyi talep etmiştir. Kampüs hastanesine uzun süre bekletilip, şikayetleri artınca Etlik Şehir hastanesine sevk edilmiştir. Uzun süre beklendiği için safra kesesi perfore olmuş, enfeksiyon meydana gelmiştir. 26 Ocak 2024’te ameliyat edilmiş ve ameliyattan sonra cezaevine götürülmek istenmiş ancak doktorların ve kendisinin itirazı sonucu 1 gün daha hastanede kalabilmiştir” diye belirtti.
Yavuz’un cezaevinde kalmasının mümkün olmadığını ifade eden Nuray Çevirmen, “Hapishanede geçirdiği süre zarfından sağlık hakkı sürekli olarak ihlal edilmiş ve uzun süre ameliyatları gerçekleşmemiş ve yapılan ameliyatlardan sonra da tek başına tutulmuştur. Tüm bunlar göz önünde tutularak acilen tahliye edilmesi ve sağlıklı koşullarda tedavilerinin yapılması gerekmektedir” diye konuştu.
İZMİR
İHD İzmir Şubesi’nin hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla iki haftada bir yaptığı oturma eyleminin 307’nci haftasında da devam etti. Konak Eski Sümerbank önünde yapılan eylemde “Hasta mahpuslar ölüyor. Susma suça ortak olma” pankartı açıldı. Bu haftaki eylemde Marmara 5 Nolu L Tipi Kapalı Hapishanesi’ndeki hasta tutsak İsa Özğan’ın (78) durumuna dikkat çekildi. İHD İzmir Yöneticisi İslam Arpat, Cezaevlerinden sürekli ölüm haberleri geldiğine dikkat çekerek, tutsakların yaşam hakkının kesintisiz sağlanması gerektiğini söyledi.
İsa Özğan’ın kalp, hipertansiyon, diyabet, mide rahatsızlığı, prostat ve romatizma gibi sağlık sorunları olduğunu anımsatan Arpat, Özğan’ın sağlık sorunları nedeniyle yaşamını tek başına idame ettiremeyecek durumda olduğunu aktardı. Özğan’ın cezaevinde kaldığı 3 aylık süre içerisinde yaklaşık 6 kilo verdiği bilgisini veren Arpat, “Kronik tansiyon hastalığından dolayı her gün ilaç kullanması gerekiyor ancak tansiyon ilacı verilmemektedir. Ayrıca diğer hastalıklarına dair de kendisine hiçbir ilacı verilmemiştir. Her gün revire çıkmak için dilekçe veriyor, revire çıkarılıyor, tansiyonu 20 olarak ölçülüyor, ancak tekrar ilaç verilmeden koğuşa gönderiliyor ve yine de ilacı verilmiyor” ifadelerini kullandı.
Açıklama oturma eylemi ile sona erdi.
İSTANBUL
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, her hafta düzenledikleri “F Oturuması” eyleminin 674’üncüsü şube binası önünde gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde Elâzığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Mehdi Boz’un sağlık durumuna dikkat çekilerek, serbest bırakılması istendi. “Tedavi haktır engellenemez” ve “Hasta tutsak Mehdi Boz serbest bırakılsın” pankartlarının açıldığı açıklamada sık sık, “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın” ve “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” sloganları atıldı.
İHD üyesi ve hak savunusu Celalettin Can, Elâzığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Mehdi Boz’un Tiroit Bezi Kanseri, Kalp, Hipertansiyon, Böbreklerde kist ve kanama, Mide Ülseri, Huzursuz Bağırsak Sendromu, Prostat ve diş hastası olmasına rağmen sağlık ve tedavi hakkının engellendiğini belirterek, “İHD’ye gönderdiği önceki başvurularında; ağır sağlık sorunları olduğunu, kelepçeli muayene ve tedavi zorlaması, hastaneye sevklerin gecikmesi, hücre tipi ring araçları ile hastaneye sevk gibi nedenlerle tedavi ve sağlığa erişiminde ciddi sorunlar yaşadığını belirtti” diye konuştu.
‘TAHLİYE OLMASI GEREKİRKEN İNFAZI YAKILDI’
Boz’un ailesine uzak bir hapishanede tutulduğu için görüş hakkından kısıtlı olarak yararlandığını aktaran Can, “Mehdi Boz son başvurusunda ise; ‘Aslında 4 Haziran 2025 günü 30. yılıma girip, denetimli serbestlik hakkıyla tahliye olacağımı düşünüyordum. Ama infazımın yakıldığı ve 6 yıl daha yatmam gerektiği söylendi. Bu arada Edirne F Tipi ve Kayseri-Bünyan 2 Nolu T Tipi’nde maruz kaldığım saldırılarla ilgili saldırganlara değil bana davalar açıldı ve Edirne F Tipi’ndeki olaydan 1 yıl 3 ay ve Kayseri’deki olaydan 1 yıl 4 ay hapis cezası vermişler. Bu cezalar kesinleşmediği halde, savcılık bu cezaları asıl cezama ekleyerek bana yeni bir müddetname göndermiş. Daha da önemlisi asıl davamda haksız yere ceza aldığım için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi davamın yeniden açılarak yargılamanın yenilenmesini istemişken bu karar uygulanmadı. Üstelik yeni cezalar verilerek infazım yakıldı" ifadelerini kullandı.